Bipolarity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bipolarity İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bipolarity Nedir?

Bipolarity, iki uç arasında gidip gelme, zıt kutuplarda bulunma durumu anlamına gelir. Bu terim psikolojide kullanıldığında, manik depresif bozukluk veya bipolar bozukluk olarak bilinen bir ruh sağlığı durumunu ifade eder. Bipolar bozukluk, kişinin mani (aşırı yüksek ruh hali) ve depresyon (aşırı düşük ruh hali) arasında değişen periyodik ruh hali değişiklikleri yaşadığı bir durumdur.

Bipolarity İle İlgili Örnek Cümleler:

  1. Jane, bipolar bozuklukla mücadele ediyor.
    (Jane is struggling with bipolar disorder.)

  2. Tom, bazen mani atakları geçiriyor ve bazen de depresyona giriyor.
    (Tom sometimes experiences manic episodes and other times he falls into depression.)

  3. Bipolar bozukluğu olan insanlar, bazen aşırı enerjik ve hiperaktif olabilirler.
    (People with bipolar disorder can sometimes be extremely energetic and hyperactive.)

  4. Benim arkadaşım bipolar bozuklukla yaşamak zorunda kalıyor.
    (My friend has to live with bipolar disorder.)

  5. Bipolar bozukluk genellikle erken yaşta başlar.
    (Bipolar disorder usually begins in early adulthood.)

  6. Bipolar bozukluğu olan kişiler, manik veya depresif ataklarının ne zaman ortaya çıkacağını tahmin etmekte zorluk çekebilirler.
    (People with bipolar disorder may have difficulty predicting when manic or depressive episodes will occur.)

  7. Bipolar bozukluk, kişinin işlevselliğini olumsuz yönde etkileyebilir.
    (Bipolar disorder can negatively impact a person’s functionality.)

  8. Bipolar bozukluğu olan insanlar, tedavi ile semptomlarını yönetebilirler.
    (People with bipolar disorder can manage their symptoms with treatment.)

  9. Tedavi edilmeyen bipolar bozukluk, kişinin yaşam kalitesini düşürebilir.
    (Untreated bipolar disorder can decrease a person’s quality of life.)

  10. Bipolar bozukluk, çoğu zaman psikoterapi ve ilaç tedavisi ile yönetilir.
    (Bipolar disorder is often managed with psychotherapy and medication.)

  11. John, bipolar bozukluğu nedeniyle işinden ayrılmak zorunda kaldı.
    (John had to quit his job due to his bipolar disorder.)

  12. Bipolar bozukluk, kişinin yaşamında önemli bir rol oynayabilir.
    (Bipolar disorder can play a significant role in a person’s life.)

  13. Bipolar bozukluk, kişinin iş hayatını, sosyal hayatını ve ilişkilerini etkileyebilir.
    (Bipolar disorder can impact a person’s work life, social life, and relationships.)

  14. Tedavi gören bipolar bozukluk hastaları, destek grubu veya terapi grubuna katılar

rak semptomlarını yönetebilirler.
(People with bipolar disorder who receive treatment can join support groups or therapy groups to manage their symptoms.)

  1. Bipolar bozukluk, birçok faktörden kaynaklanabilir, genetik, çevresel ve nörokimyasal faktörler gibi.
    (Bipolar disorder can stem from various factors such as genetic, environmental, and neurochemical factors.)

  2. Bipolar bozukluk, belirtileri olan birçok kişi tarafından tanınmayabilir veya yanlış tanı konabilir.
    (Bipolar disorder can go unrecognized or misdiagnosed by many people who exhibit symptoms.)

  3. Bipolar bozukluk, mani ve depresyon arasındaki değişimlerin sıklığı ve şiddeti açısından değişebilir.
    (Bipolar disorder can vary in the frequency and intensity of shifts between mania and depression.)

  4. Bipolar bozukluk, yüksek oranda intihar riski taşır.
    (Bipolar disorder carries a high risk of suicide.)

  5. Bipolar bozukluk, diğer ruh sağlığı bozukluklarıyla birlikte görülebilir.
    (Bipolar disorder can co-occur with other mental health disorders.)

  6. Bipolar bozukluk, doğru tedaviyle yönetilebilir ve kişinin yaşam kalitesini artırabilir.
    (Bipolar disorder can be managed with proper treatment and can improve a person’s quality of life.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.