Betide İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Betide İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Betide İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Oysa, Gerçi

1. Betide it was raining, the children went outside to play. (Gerçi yağmur yağıyordu, çocuklar dışarı çıktılar.)
2. Betide the car had some issues, I still bought it. (Gerçi arabada bazı sorunlar vardı, yine de satın aldım.)
3. Betide her age, she always looks beautiful. (Oysa hangi yaşta olursa olsun, her zaman güzel görünüyor.)
4. Betide the fact that he was tired, he stayed up late to finish the project. (Gerçi yorgundu ama proje bitene kadar geç saatlere kadar uyumadı.)
5. Betide the risk, he decided to invest in the stock market. (Oysa riski göz önünde bulundurarak, hisse senedi piyasasına yatırım yapmaya karar verdi.)
6. Betide the cold weather, I went for a run this morning. (Gerçi hava soğuktu, bu sabah koşuya çıktım.)
7. Betide her protests, he still went out with his friends. (Oysa itirazlarına rağmen, arkadaşlarıyla dışarı çıktı.)
8. Betide the fact that he was unqualified, he got the job. (Gerçi niteliksizdi ama işi aldı.)
9. Betide the noise, he managed to finish his work on time. (Gürültüye rağmen, işini zamanında bitirmeyi başardı.)
10. Betide the fact that she was sick, she still came to the party. (Gerçi hasta olduğu halde, hala partiye geldi.)
11. Betide his protests, we decided to go ahead with the plan. (Oysa itirazlarına rağmen, planımıza devam etmeye karar verdik.)
12. Betide the fact that he was not invited, he showed up at the party. (Gerçi davet edilmedi ama partiye geldi.)
13. Betide the difficult circumstances, she managed to stay positive. (Zor koşullara rağmen, olumlu kalmayı başardı.)
14. Betide the fact that he was late, he

still managed to catch the train. (Gerçi geç kaldı ama yine de trene yetişti.)
15. Betide his lack of experience, he was able to perform well in his new job. (Oysa deneyimsizdi ama yeni işinde iyi performans gösterdi.)

16. Betide the rain, the wedding ceremony continued outside. (Yağmura rağmen, düğün töreni dışarıda devam etti.)
17. Betide her fear of heights, she went bungee jumping. (Yükseklik korkusuna rağmen, bungee jumping yapmaya gitti.)
18. Betide his busy schedule, he still found time to exercise. (Yoğun programına rağmen, hala egzersiz yapacak zaman buldu.)
19. Betide the fact that it was late, we still decided to go out for dinner. (Geç olduğuna rağmen, yine de dışarıda yemek yemeye karar verdik.)
20. Betide the obstacles, she never gave up on her dreams. (Engellere rağmen, hayallerinden hiç vazgeçmedi.)