Behaviour İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Behaviour İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Behaviour

Behaviour, insanların veya hayvanların davranışlarını ifade eden bir kelime olarak tanımlanabilir. Bu kavram, genellikle kişinin sosyal etkileşimlerindeki tutum ve tepkileri ifade etmek için kullanılır.

  1. His behaviour was unacceptable. (Davranışı kabul edilemezdi.)
  2. She has always displayed good behaviour in class. (Sınıfta her zaman iyi davranış sergiledi.)
  3. The dog’s behaviour was aggressive. (Köpeğin davranışı agresifti.)
  4. They are trying to modify his behaviour. (Davranışını değiştirmeye çalışıyorlar.)
  5. The child’s behaviour was praised by the teacher. (Öğretmen çocuğun davranışını övdü.)
  6. He needs to work on his behaviour towards his coworkers. (İş arkadaşlarına karşı davranışı üzerinde çalışması gerekiyor.)
  7. Her behaviour at the party was very inappropriate. (Partideki davranışı çok uygun değildi.)
  8. The monkey’s behaviour was fascinating to watch. (Maymunun davranışı izlemesi çok etkileyiciydi.)
  9. His behaviour suggests that he is hiding something. (Davranışı onun bir şeyler sakladığını düşündürüyor.)
  10. The company has a code of behaviour that all employees must follow. (Şirketin tüm çalışanların uyması gereken bir davranış kuralları vardır.)
  11. The child’s behaviour was disruptive in the classroom. (Çocuğun sınıfta davranışı rahatsız ediciydi.)
  12. Her behaviour towards her parents has changed a lot since she started college. (Üniversiteye başladığından beri ebeveynlerine karşı davranışı çok değişti.)
  13. The police officer’s behaviour was commendable. (Polis memurunun davranışı takdire şayandı.)
  14. He was reprimanded for his inappropriate behaviour at the company party. (Şirket partisindeki uygunsuz davranışı nedeniyle azarlandı.)
  15. The child’s behaviour is a reflection of his upbringing. (Çocuğun davranışı, yetiştirilişinin bir yansımasıdır.)
  16. His behaviour towards his wife is sometimes very rude. (Eşine karşı davranışı bazen çok kaba oluyor.)
  17. Her behaviour indicated that she was nervous about the presentation. (Davranışı sunumdan dolayı sinirli olduğunu gösteriyordu.)
  18. The teacher’s behaviour towards the students was always respectful. (Öğretmenin öğrencilere karşı davranışı her zaman saygılıydı.)
  19. His behaviour changed drastically after his accident. (Kazadan sonra

davranışı köklü bir şekilde değişti.)
20. The company has a zero-tolerance policy towards inappropriate behaviour in the workplace. (Şirket, iş yerinde uygunsuz davranışlara sıfır tolerans politikası benimsemiştir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.