Behavioral İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Behavioral İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

BEHAVIORAL

Behavioral, davranışsal anlamına gelir ve insan davranışlarını, etkileşimlerini ve tepkilerini inceler.

1. John’s behavioral issues are affecting his schoolwork. (John’un davranışsal sorunları okul işlerini etkiliyor.)
2. The therapist suggested a behavioral approach to address the child’s anxiety. (Terapist çocuğun kaygısını ele almak için bir davranışsal yaklaşım önerdi.)
3. The new employee’s behavioral patterns indicate a lack of motivation. (Yeni çalışanın davranış kalıpları motivasyon eksikliğini gösteriyor.)
4. The study focused on the behavioral changes in rats when exposed to certain stimuli. (Çalışma, belirli uyarıcılara maruz kaldığında farelerdeki davranış değişikliklerine odaklandı.)
5. The teacher implemented a behavioral reward system to encourage good behavior in her students. (Öğretmen öğrencilerinde iyi davranışları teşvik etmek için bir davranış ödül sistemi uyguladı.)
6. Jane’s behavioral problems have caused her to lose many friends. (Jane’nin davranışsal sorunları birçok arkadaşını kaybetmesine neden oldu.)
7. The company’s new policy is aimed at improving the behavioral culture among employees. (Şirketin yeni politikası, çalışanlar arasında davranış kültürünü iyileştirmeyi amaçlıyor.)
8. The doctor suggested a behavioral modification program to help the patient quit smoking. (Doktor, hastanın sigarayı bırakmasına yardımcı olmak için bir davranış değişikliği programı önerdi.)
9. The study found that there is a correlation between a person’s behavior and their environment. (Araştırma, bir kişinin davranışı ile çevresi arasında bir ilişki olduğunu buldu.)
10. The company hired a behavioral analyst to improve customer satisfaction. (Şirket, müşteri memnuniyetini artırmak için bir davranış analisti tuttu.)
11. The child’s behavioral issues may be the result of a traumatic experience. (Çocuğun davranışsal sorunları travmatik bir deneyimin sonucu olabilir.)
12. The behavioral patterns of wild animals can be studied to understand their habits. (Vahşi hayvanların davranış kalıpları, alışkanlıklarını anlamak için incelenebilir.)
13. The therapist used a behavioral approach to help the patient overcome their fear of flying. (Terapist, hastanın uçuş korkusunu yenmesine yardımcı olmak için bir davranışsal yaklaşım kullandı.)
14. The company’s success can be attributed to its positive behavioral culture. (Şirketin başarısı, pozitif davranış kültürüne atfedilebilir.)
15. The study examined the behavioral patterns of children in different cultures. (Çalışma, farklı kültürlerdeki çocukların davranış kalıplarını inceledi.)
16. The teacher used a behavioral chart to monitor her students’ progress. (Öğretmen, öğ

rencilerinin ilerlemesini izlemek için bir davranış çizelgesi kullandı.)
17. The company’s management team is working on a new behavioral training program for employees. (Şirketin yönetim ekibi, çalışanlar için yeni bir davranış eğitim programı üzerinde çalışıyor.)

18. The study found that early intervention with a behavioral approach can help prevent future problems in children. (Araştırma, bir davranışsal yaklaşımla erken müdahalenin çocuklarda gelecekteki sorunları önleyebileceğini buldu.)
19. The dog’s behavioral issues can be addressed with proper training. (Köpeğin davranışsal sorunları uygun eğitimle ele alınabilir.)
20. The behavioral differences between identical twins can provide insights into the effects of nature versus nurture. (Aynı ikizler arasındaki davranışsal farklılıklar, doğanın etkileri ile yetiştirme arasındaki farkları anlamamıza yardımcı olabilir.)