Base İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Base İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Base (temel, esas, dayanak)

Base kelimesi bir şeyin temel, esas veya dayanak noktasını ifade eder.

Örnek cümleler:

  1. She built her argument on a solid base of research. (Onun argümanı sağlam bir araştırma temeli üzerine kuruldu.)
  2. Mathematics is the base of many scientific disciplines. (Matematik, birçok bilim dalının temelidir.)
  3. The base of the pyramid is wider than the top. (Piramidin tabanı tepesinden daha geniştir.)
  4. Her music is heavily based on classical compositions. (Onun müziği ağırlıklı olarak klasik besteler üzerine dayanır.)
  5. The company has a solid financial base. (Şirketin sağlam bir finansal temeli var.)
  6. Without a good base, the rest of the building will be unstable. (İyi bir temel olmadan, binanın geri kalanı istikrarsız olacaktır.)
  7. The vase fell off the table and shattered into a hundred pieces. (Vazo masadan düştü ve yüz parçaya ayrıldı.)
  8. We need to establish a base of operations in this area. (Bu bölgede bir operasyon üssü kurmamız gerekiyor.)
  9. The novel is based on a true story. (Roman gerçek bir hikayeye dayanıyor.)
  10. The team’s success is based on their strong work ethic. (Takımın başarısı güçlü çalışma ahlaklarına dayanıyor.)
  11. The painting has a black base with bright colors layered on top. (Resmin siyah bir tabanı var ve üzerine parlak renkler katmanlar halinde uygulanmış.)
  12. She used a cream base before applying her makeup. (Makyajını uygulamadan önce krem baz kullandı.)
  13. The army established a base in the desert. (Ordu, çöle bir üs kurdu.)
  14. He accused his opponent of having no moral base. (Rakibinin hiçbir ahlaki dayanağı olmadığını suçladı.)
  15. The sculpture was mounted on a wooden base. (Heykel, bir ahşap tabana monte edildi.)
  16. Her argument was based on faulty assumptions. (Onun argümanı hatalı varsayımlara dayanıyordu.)
  17. They used a ladder to reach the base of the tree. (Ağacın tabanına ulaşmak için bir merdiven kullandılar.)
  18. The company has a wide customer base. (Şirketin geniş bir müşteri tabanı var.)
  19. The team built a strong base of support among the community. (Takım, topluluk arasında güçlü bir destek tabanı oluşt
  1. The sauce is made with a tomato base. (Sos, domates bazlı yapılır.)

Not: Renkli yazı etiketleri kullanmıyorum çünkü okunabilirliği düşürdükleri için tavsiye edilmezler.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.