Attune To İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Attune To İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Attune To Nedir?

Attune to, “uyum sağlamak” anlamına gelen bir İngilizce deyimdir. Bu ifade, bir kişinin kendini bir şeye ya da bir başka kişiye uyumlu hale getirmesi anlamında kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. I need to attune to the new work environment. (Yeni iş ortamına uyum sağlamam gerekiyor.)
2. It takes time to attune to a new culture. (Yeni bir kültüre uyum sağlamak zaman alır.)
3. I had to attune my ear to the sound of the new language. (Yeni dilin sesine kulak vermeliydim.)
4. He is trying to attune his guitar to the right pitch. (Doğru perdeye gitarını uyumlu hale getirmeye çalışıyor.)
5. It’s important to attune yourself to the needs of your customers. (Müşterilerinizin ihtiyaçlarına uyum sağlamak önemlidir.)
6. We need to attune our strategy to the current market conditions. (Stratejimizi mevcut piyasa koşullarına uyumlu hale getirmemiz gerekiyor.)
7. She quickly attuned herself to the rhythm of the dance. (Dansın ritmine hızlıca uyum sağladı.)
8. The team needs to attune to each other’s working styles. (Takım, birbirlerinin çalışma tarzlarına uyum sağlamalıdır.)
9. He had to attune his senses to the darkness of the room. (Odadaki karanlığa duyularını uyumlu hale getirmesi gerekiyordu.)
10. It’s important to attune your body to the demands of a new exercise routine. (Yeni bir egzersiz rutininin gereksinimlerine vücudunuzu uyumlu hale getirmek önemlidir.)
11. She had to attune her mind to the challenges of the new job. (Yeni işin zorluklarına zihin olarak uyum sağlaması gerekiyordu.)
12. The orchestra needs to attune to the conductor’s instructions. (Orkestra, şefin talimatlarına uyum sağlamalıdır.)
13. He struggled to attune himself to the slow pace of the rural lifestyle. (Kırsal yaşam tarzının yavaş tempolarına uyum sağlamakta zorlandı.)
14. It’s important to attune your voice to the acoustics of the room. (Sesinizi odanın akustiğine uygun hale getirmek önemlidir.)
15. She tried to attune her emotions to the needs of her partner. (Partnerinin ihtiyaçlarına duygusal olarak uyum sağlamaya çalıştı.)
16. The team needs to attune to the changing needs of the project. (Takım, projenin değişen ihtiyaçlarına uyum sağlamalıdır.)
17. He had to attune his body to the extreme temperatures of the environment. (Ortamın aşırı sıcaklığına vücudunu uyumlu hale getirmesi gerekiyordu.)
18. It’s

18. It’s important to attune your mind to the rhythm of a new language. (Yeni bir dilin ritmine zihinsel olarak uyum sağlamak önemlidir.)
19. She had to attune herself to the demands of her new role as a manager. (Yönetici olarak yeni rolünün gereksinimlerine uyum sağlaması gerekiyordu.)
20. The team needs to attune to the unique needs of each client. (Takım, her müşterinin benzersiz ihtiyaçlarına uyum sağlamalıdır.)