Attender İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Attender İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Attender İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Devamlı olarak bir yerde bulunmak veya bir işi yapmakla görevli kişi.

1. The attender at the hospital was very helpful. (Hastanedeki görevli çok yardımseverdi.)
2. The conference had many attenders from all over the world. (Konferansın katılımcıları dünyanın dört bir yanından geldi.)
3. The attender at the front desk helped me find my way. (Resepsiyondaki görevli yol göstermemde yardımcı oldu.)
4. The library attender helped me find the book I needed. (Kütüphane görevlisi ihtiyacım olan kitabı bulmama yardımcı oldu.)
5. The attender at the amusement park made sure everyone was safe on the rides. (Lunaparktaki görevli, herkesin güvenliği için oyuncaklarda kontrol etti.)
6. The church attender always sits in the same spot every Sunday. (Kilisedeki cemaat her Pazar aynı yere oturur.)
7. The attender at the event made sure everyone had a good time. (Etkinlikteki görevli, herkesin iyi vakit geçirmesini sağladı.)
8. The attender at the museum gave us a tour of the exhibits. (Müzede görevli sergileri gezdirdi.)
9. The attender at the gym showed me how to use the equipment. (Spor salonundaki görevli, ekipmanları nasıl kullanacağımı gösterdi.)
10. The attender at the hotel helped me with my bags. (Oteldeki görevli, çantalarımla yardımcı oldu.)
11. The attender at the amusement park sold us tickets to the rides. (Lunaparktaki görevli, oyuncaklara bilet sattı.)
12. The attender at the movie theater checked our tickets before we went inside. (Sinemadaki görevli içeri girmeden önce biletlerimizi kontrol etti.)
13. The attender at the zoo told us about the animals. (Hayvanat bahçesindeki görevli hayvanlar hakkında bilgi verdi.)
14. The attender at the restaurant seated us at our table. (Restorandaki görevli bizi masamıza oturttu.)
15. The attender at the airport helped us find our gate. (Havalimanındaki görevli bize kapımızı bulmamızda yardımcı oldu.)
16. The attender at the amusement park made sure everyone followed the rules. (Lunaparktaki görevli, herkesin kurallara uyduğundan emin oldu.)
17. The attender at the event handed out flyers to promote the upcoming concert. (Etkinlikteki görevli, yaklaşan konseri tanıtmak için el ilanları dağıttı.)
18. The attender at the store helped me find the product I was looking for. (Mağazadaki görevli, aradığım ürünü bulmama yardımcı oldu.)
19. The attender at the amusement park cleaned up after the visitors. (L

unaparktaki görevli ziyaretçilerin ardından temizlik yaptı.)
20. The attender at the gas station filled up my car with gasoline. (Benzin istasyonundaki görevli arabamı benziniyle doldurdu.)

Türkçe Karşılığı: görevli, katılımcı, hizmetli, refakatçi, kontrolör, rehber, yardımcı, çalışan, personel.