At A Loss İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

At A Loss İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

At A Loss

At a loss, Türkçe anlamıyla “çaresiz” veya “ne yapacağını bilemez durumda” anlamına gelir. İşte at a loss ifadesini cümle içinde kullanarak örnekler:

1. I am at a loss for words to express my gratitude. (Sözlere dökemeyeceğim kadar minnettarım.)
2. She was at a loss about what to do next. (Ne yapacağı konusunda ne yapacağını bilemedi.)
3. He was at a loss when his computer crashed. (Bilgisayarı çöktüğünde ne yapacağını bilemedi.)
4. They were at a loss to understand the instructions. (Talimatları anlamada zorlandılar.)
5. The teacher was at a loss how to help the struggling student. (Sıkıntılı öğrenciye nasıl yardımcı olacağını bilemedi.)
6. I am at a loss to explain his strange behavior. (Onun garip davranışını açıklamakta zorlanıyorum.)
7. She was at a loss to find her keys. (Anahtarlarını bulamadı.)
8. The team was at a loss after losing their star player. (Yıldız oyuncularını kaybettikten sonra takım ne yapacağını bilemedi.)
9. The company was at a loss how to compete with their rivals. (Rakipleriyle nasıl rekabet edecekleri konusunda şirket çaresiz kaldı.)
10. I am at a loss as to what to wear to the party. (Partiye ne giyeceğime karar veremiyorum.)
11. She was at a loss when her flight got cancelled. (Uçuşu iptal edildiğinde ne yapacağını bilemedi.)
12. He was at a loss to explain why he was late. (Neden geç kaldığına dair açıklama yapamadı.)
13. They were at a loss when they lost their way in the forest. (Ormanda yolunu kaybettiklerinde ne yapacaklarını bilemediler.)
14. The company was at a loss to figure out why their sales were declining. (Satışlarının neden azaldığını anlamada zorlandılar.)
15. I am at a loss to understand why he said that. (Onun neden böyle dediğini anlamıyorum.)
16. She was at a loss when her phone battery died. (Telefonunun pilinin bittiğinde ne yapacağını bilemedi.)
17. He was at a loss to find a solution to the problem. (Probleme bir çözüm bulamadı.)
18. They were at a loss when their project was cancelled. (Proje iptal edildiğinde ne yapacaklarını bilemediler.)
19. The company was at a loss how to deal with the crisis. (Krizle nasıl başa çıkacakları konusunda şirket çaresiz kaldı.)
20. I am at a loss for what to say in response to his question. (Sorusuna nasıl cevap vereceğim konusunda ne yapacağımı bilemiyorum.)

21. She was at a loss when her best friend moved away. (En yakın arkadaşı taşındığında ne yapacağını bilemedi.)
22. He was at a loss to understand the complicated instructions. (Karmaşık talimatları anlamada zorlandı.)
23. They were at a loss when the power went out. (Elektrikler kesildiğinde ne yapacaklarını bilemediler.)
24. The company was at a loss how to improve their customer service. (Müşteri hizmetlerini nasıl geliştirecekleri konusunda şirket çaresiz kaldı.)
25. I am at a loss as to why he hasn’t replied to my message. (Mesajıma neden cevap vermediğine dair ne yapacağımı bilemiyorum.)
26. She was at a loss when she realized she had lost her wallet. (Cüzdanını kaybettiğinde ne yapacağını bilemedi.)
27. He was at a loss to deal with his anxiety. (Kaygısıyla başa çıkmada zorlandı.)
28. They were at a loss when the project they were working on was cancelled. (Üzerinde çalıştıkları proje iptal edildiğinde ne yapacaklarını bilemediler.)
29. The company was at a loss how to market their new product. (Yeni ürünlerini nasıl pazarlayacakları konusunda şirket çaresiz kaldı.)
30. I am at a loss for words when I see the beauty of nature. (Doğanın güzelliğini gördüğümde söyleyecek söz bulamıyorum.)