Assorter İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Assorter İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Assorter Nedir?

Assorter, çeşitli öğeleri bir araya getirip düzenlemek için kullanılan bir araçtır. Örneğin, mağaza raflarında ürünlerin düzenli bir şekilde yerleştirilmesi için assorter kullanılabilir.

Assorter Kelimesinin Türkçe Anlamı:

Assorter, çeşitli öğeleri ayırmak, sınıflandırmak ve düzenlemek için kullanılan araçtır. Özellikle mağazalarda kullanılır.

Assorter İle İlgili Örnek Cümleler:

1.

Our new warehouse has an automatic assorter to sort and distribute the products. (Yeni depomuzda ürünleri sıralamak ve dağıtmak için otomatik bir assorter var.)

2.

The assorter separates the small and large items into different bins. (Assorter küçük ve büyük öğeleri farklı kutulara ayırır.)

3.

The store manager used the assorter to arrange the products in a neat and organized manner. (Mağaza müdürü, ürünleri düzenli ve organize bir şekilde düzenlemek için assorter kullandı.)

4.

The packaging company installed an assorter to sort and package different sizes of products. (Ambalaj şirketi, farklı boyutlardaki ürünleri ayırmak ve paketlemek için bir assorter kurdu.)

5.

The assorter helped the workers to quickly find the products they needed. (Assorter, işçilerin ihtiyaç duydukları ürünleri hızlı bir şekilde bulmalarına yardımcı oldu.)

6.

The assorter has different compartments to sort the products by color, size, and type. (Assorter, ürünleri renk, boyut ve türlerine göre ayırmak için farklı bölmelere sahiptir.)

7.

The supermarket uses an assorter to keep the shelves stocked with fresh produce. (Süpermarket, rafları taze ürünlerle doldurmak için bir assorter kullanır.)

8.

The mailroom has an assorter to sort the incoming mail by department and recipient. (Posta odasında, gelen postaları departman ve alıcıya göre ayırmak için bir assorter vardır.)

9.

The assorter can handle a large volume of products and sort them quickly. (Assorter, büyük bir ürün hacmini yönetebilir ve hızlı bir şekilde ayırabilir.)

10.

The factory uses an assorter to sort the raw materials before they are processed. (Fabrika, işlenmeden önce hammaddeleri ayırmak için bir assorter kullanır.)

11.

The assorter has a barcode scanner to

scan and identify each product for sorting. (Assorter, her ürünü tarayıp tanımlamak için bir barkod tarayıcısı bulundurur.)

12.

The assorter helped the warehouse to increase productivity and reduce errors. (Assorter, depoda verimliliği artırdı ve hataları azaltmaya yardımcı oldu.)

13.

The clothing store uses an assorter to sort the clothes by size and style. (Giyim mağazası, giysileri boyut ve stil açısından ayırmak için bir assorter kullanır.)

14.

The assorter can be programmed to sort the products based on specific criteria. (Assorter, belirli kriterlere göre ürünleri ayırmak için programlanabilir.)

15.

The assorter is an essential tool for any business that deals with a large volume of products. (Assorter, büyük bir ürün hacmiyle uğraşan herhangi bir işletme için önemli bir araçtır.)

16.

The assorter is user-friendly and easy to operate. (Assorter kullanıcı dostu ve kolayca işletilebilir.)

17.

The assorter saves time and labor costs by automating the sorting process. (Assorter, ayırma işlemini otomatikleştirerek zaman ve işçilik maliyeti tasarrufu sağlar.)

18.

The assorter has a conveyor belt system to move the products to different compartments. (Assorter, ürünleri farklı bölmelere taşımak için bir konveyör bant sistemi kullanır.)

19.

The assorter is equipped with sensors to detect any errors or jams in the sorting process. (Assorter, ayırma işlemi sırasında herhangi bir hata veya tıkanıklık tespit etmek için sensörlerle donatılmıştır.)

20.

The assorter can handle a wide variety of products, from small parts to large boxes. (Assorter, küçük parçalardan büyük kutulara kadar geniş bir ürün yelpazesini yönetebilir.)