Assiduousness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Assiduousness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Assiduousness Nedir?

Assiduousness, özenle, gayretle ve sabırla bir işe ya da göreve adanmışlık ve çalışkanlık anlamına gelir.

Örnek cümleler:

  1. He achieved his success through assiduousness and dedication. (O başarısını özenle ve adamışlıkla elde etti.)
  2. Assiduousness is the key to success in any field. (Her alanda başarı için özenle çalışmak önemlidir.)
  3. Her assiduousness in her studies paid off with excellent grades. (Çalışmalarında gösterdiği özen, mükemmel notlarla ödüllendirildi.)
  4. The company’s success can be attributed to the assiduousness of its employees. (Şirketin başarısı, çalışanlarının özenle çalışmasına bağlanabilir.)
  5. Assiduousness is a trait valued by many employers. (Özenle çalışma, birçok işveren tarafından değer verilen bir özelliktir.)
  6. The athlete’s assiduousness in training allowed him to win the championship. (Sporcu, antrenmanlarda gösterdiği özen sayesinde şampiyonluğu kazandı.)
  7. The teacher praised the student’s assiduousness in completing the project. (Öğretmen, öğrencinin projeyi tamamlama konusundaki özenini takdir etti.)
  8. His assiduousness in mastering the language impressed his colleagues. (Dili öğrenme konusundaki özeni, meslektaşlarını etkiledi.)
  9. Assiduousness is important in maintaining a healthy lifestyle. (Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek için özenli olmak önemlidir.)
  10. The artist’s assiduousness in creating her paintings is evident in their intricate details. (Sanatçının resimlerini oluştururken gösterdiği özen, detaylarda kendini gösteriyor.)
  11. The writer’s assiduousness in researching for his book is reflected in its accuracy. (Yazarın kitabı için yaptığı araştırmalardaki özeni, kitabın doğruluğuna yansıyor.)
  12. The employee’s assiduousness in following company policies resulted in a promotion. (Çalışanın şirket politikalarına özen göstermesi, bir terfi ile sonuçlandı.)
  13. The student’s assiduousness in taking notes helped him excel in the class. (Öğrencinin not almadaki özeni, sınıfta başarılı olmasına yardımcı oldu.)
  14. The chef’s assiduousness in selecting ingredients resulted in a delicious meal. (Şefin malzemeleri seçerken gösterdiği özen, lezzetli bir yemeğe dönüştü.)
  15. Assiduousness is a quality that can be developed with practice and perseverance. (Özenle çalışma, uygulama ve azim ile geliştirilebilen bir niteliktir.)
  16. The employee’s assiduousness in meeting deadlines impressed his supervisor. (Çalışanın süreleri karşılamadaki özeni, yöneticisini

etkiledi.)
17. The artist’s assiduousness in perfecting her craft resulted in a beautiful masterpiece. (Sanatçının sanatını mükemmelleştirmeye özen göstermesi, güzel bir başyapıta dönüştü.)

  1. Assiduousness is essential in any profession that requires attention to detail. (Detaylara dikkat gerektiren her meslekte özenle çalışmak önemlidir.)
  2. The athlete’s assiduousness in maintaining a healthy diet and exercise routine allowed him to perform at his best. (Sporcunun sağlıklı bir diyet ve egzersiz programını özenle sürdürmesi, en iyi performansını göstermesine olanak sağladı.)
  3. The student’s assiduousness in seeking feedback from her teacher helped her improve her writing skills. (Öğrencinin öğretmenden geri bildirim almaya özen göstermesi, yazma becerilerini geliştirmesine yardımcı oldu.)

(Türkçe karşılıklar kalın ve mavi renkle belirtilmiştir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.