As Usual İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

As Usual İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

As Usual İle İlgili Cümleler

Anlamı: As usual, Türkçe karşılığı olarak “her zamanki gibi” anlamına gelmektedir. Bu ifade genellikle, bir durumun alışılmış şekilde olduğunu ifade etmek için kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. As usual, my brother forgot his keys and had to call me to let him in. (Her zamanki gibi, kardeşim anahtarlarını unuttu ve beni aramak zorunda kaldı.)
  2. I woke up as usual at 6 a.m. and went for a run. (Her zamanki gibi 6’da uyandım ve koşuya çıktım.)
  3. As usual, it started to rain just as we were about to have a picnic. (Her zamanki gibi, piknik yapacakken yağmur yağmaya başladı.)
  4. As usual, the traffic was terrible during rush hour. (Her zamanki gibi, yoğun saatlerde trafik korkunçtu.)
  5. My cat meowed as usual when I got home from work. (İşten geldiğimde kedim her zamanki gibi miyavladı.)
  6. As usual, I drank my morning coffee while reading the newspaper. (Her zamanki gibi, sabah kahvemi gazete okurken içtim.)
  7. As usual, my boss was late to our meeting. (Her zamanki gibi, patronum toplantımıza geç kaldı.)
  8. My little sister was as usual jumping on the bed when I walked into the room. (Odaya girdiğimde küçük kız kardeşim her zamanki gibi yatağın üstünde zıplıyordu.)
  9. As usual, I couldn’t decide what to wear for the party. (Her zamanki gibi, parti için ne giyeceğime karar veremedim.)
  10. As usual, my neighbor’s dog barked loudly all night long. (Her zamanki gibi, komşumun köpeği bütün gece yüksek sesle havladı.)
  11. I brushed my teeth and flossed as usual before going to bed. (Yatmadan önce dişlerimi fırçaladım ve ipledim, her zamanki gibi.)
  12. As usual, I forgot to bring my umbrella and got soaked in the rain. (Her zamanki gibi, şemsiyemi getirmeyi unuttum ve yağmurda

ıslandım.)
13. As usual, my mom made her famous lasagna for dinner. (Her zamanki gibi, annem akşam yemeği için ünlü lazanyasını yaptı.)

  1. As usual, the train was delayed and I was late for work. (Her zamanki gibi, tren gecikti ve işe geç kaldım.)
  2. My dad was as usual watching the news when I came home. (Eve geldiğimde babam her zamanki gibi haberleri izliyordu.)
  3. As usual, I had trouble falling asleep because of my noisy neighbors. (Her zamanki gibi, gürültülü komşularım yüzünden uyumakta zorlandım.)
  4. As usual, my little brother ate all the cookies before I could even have one. (Her zamanki gibi, küçük kardeşim ben bir tane alamadan bütün kurabiyeleri yedi.)
  5. As usual, I had to wait in line for an hour at the post office. (Her zamanki gibi, postanede bir saat kuyrukta beklemek zorunda kaldım.)
  6. As usual, my friend was running late for our lunch date. (Her zamanki gibi, arkadaşım öğle yemeği randevumuz için geç kalmıştı.)
  7. As usual, my coworker talked on the phone loudly, distracting everyone in the office. (Her zamanki gibi, iş arkadaşım yüksek sesle telefonda konuştu ve ofisteki herkesi rahatsız etti.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.