Antique İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Antique İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Antique

Antique, Türkçe karşılığı “antika” olarak bilinen ve eski zamanlardan kalan nesneleri ifade eden bir İngilizce kelime. Aşağıda antique kelimesinin örnek cümlelerini ve Türkçe karşılıklarını bulabilirsiniz.

  1. I love collecting antique furniture. (Antik mobilya toplamayı seviyorum.)
  2. My grandfather has an antique pocket watch from the 1800s. (Dedem 1800’lü yıllardan kalma bir antika cep saati var.)
  3. This antique vase is worth a fortune. (Bu antik vazo bir servet değerinde.)
  4. The antique store had a beautiful collection of vintage jewelry. (Antikacı güzel bir antika mücevher koleksiyonuna sahipti.)
  5. The antique mirror in the hallway is over 100 years old. (Holdeki antika ayna 100 yaşın üzerinde.)
  6. The antique car was restored to its original condition. (Antik araba, orijinal durumuna geri getirildi.)
  7. She inherited an antique set of china from her grandmother. (Büyükannesinden bir antika porselen takımı miras aldı.)
  8. The antique clock chimes every hour. (Antik saat her saat başı çalar.)
  9. The antique book dealer had a rare copy of Shakespeare’s works. (Antik kitap satıcısının nadir bir Shakespeare eserinin kopyası vardı.)
  10. The antique lamp adds a touch of elegance to the room. (Antika lamba odaya bir dokunuşluk zarafet katıyor.)
  11. He collects antique coins from all over the world. (Dünya genelinden antik sikke topluyor.)
  12. The antique rug has intricate designs and vibrant colors. (Antik halının karmaşık desenleri ve canlı renkleri var.)
  13. The antique gun was used in the Civil War. (Antik tüfek İç Savaş’ta kullanıldı.)
  14. The antique shop specializes in Art Deco furniture. (Antikacı Art Deco mobilyalarında uzmanlaşmıştır.)
  15. The antique vase has a crack in it, but it’s still beautiful. (Antik vazoda bir çatlak var, ama hala güzel.)
  16. The antique silverware is polished and shiny. (Antika gümüşler parlatılmış ve parlak.)
  17. The antique picture frame adds a vintage feel to the artwork. (Antik resim çerçevesi, sanat eserine vintage bir his katıyor.)
  18. The antique gramophone still works and plays music beautifully. (Antik gramofon hala çalışıyor ve güzel müzik çalıyor.)
  19. The antique telescope allows you to see the stars up close. (Antik teleskop, yıldızları yakından görmeyi sağlar.)
  20. The antique rocking chair is perfect for relaxing in front of the fire. (Antik sallanan sandalye, ateşin önünde rahatlamak için mükemmeldir.)
  1. The antique chest belonged to a famous pirate. (Antik sandık ünlü bir korsana aitti.)
  2. The antique typewriter is a rare find. (Antik daktilo nadir bir buluntu.)
  3. The antique map shows the world as it was hundreds of years ago. (Antik harita yüzlerce yıl önceki dünyayı gösteriyor.)
  4. The antique piano was restored by a master craftsman. (Antik piyano, bir usta zanaatkar tarafından restore edildi.)
  5. The antique silver tea set is a family heirloom. (Antik gümüş çay takımı bir aile mirasıdır.)
  6. The antique writing desk has a secret compartment. (Antik yazı masasında gizli bir bölme var.)
  7. The antique statue is a masterpiece of ancient Greek art. (Antik heykel, antik Yunan sanatının bir başyapıtıdır.)
  8. The antique fire screen is beautifully decorated with embroidered flowers. (Antik ateş perdesi, nakışlı çiçeklerle güzelce süslenmiştir.)
  9. The antique oil lamp provides a warm and cozy glow. (Antik yağ lambası sıcak ve rahat bir ışık verir.)
  10. The antique samovar is a traditional Russian tea urn. (Antik samovar, geleneksel Rus çay kazanıdır.)

Antique kelimesi, eski zamanlardan kalma nesnelere atıfta bulunur. Bu cümlelerde antique kelimesi, antikalarla ilgili koleksiyonlar, mobilyalar, mücevherler, kitaplar, araçlar ve diğer antik nesneler gibi birçok farklı öğe için kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.