Angrily İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Angrily İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Angrily İle İlgili Cümleler

Angrily, Türkçe karşılığı öfkeli, kızgın anlamına gelir. Bu kelime, bir kişinin güçlü bir şekilde öfkesini veya kızgınlığını ifade etmek için kullanılır.

İşte 20 örnek cümle:

  1. She spoke angrily to her boss about the unfair treatment. (Adil olmayan davranışlar hakkında patronuna öfkeli bir şekilde konuştu.)
  2. The customer left the store angrily after being ignored by the salesperson. (Satıcı tarafından görmezden gelindikten sonra müşteri öfkeli bir şekilde mağazadan ayrıldı.)
  3. He slammed the door angrily behind him. (Arkasından öfkeli bir şekilde kapıyı çarptı.)
  4. She looked at him angrily when he interrupted her. (Onu kesintiye uğrattığında öfkeli bir şekilde ona baktı.)
  5. The coach shouted angrily at the players for their poor performance. (Kötü performansları nedeniyle koç, oyunculara öfkeli bir şekilde bağırdı.)
  6. She walked away angrily after their argument. (Tartışmalarının ardından öfkeli bir şekilde uzaklaştı.)
  7. He typed his email angrily, expressing his frustration. (Frustrasyonunu ifade eden bir şekilde e-postasını hızlıca yazdı.)
  8. The teacher scolded the student angrily for not completing the homework. (Ödevini tamamlamadığı için öğretmen, öğrenciye öfkeli bir şekilde azarladı.)
  9. She hung up the phone angrily after a frustrating conversation. (Frustrasyon veren bir konuşmadan sonra öfkeli bir şekilde telefonu kapattı.)
  10. The employee left the meeting angrily after not being heard by the manager. (Yöneticinin kendisini duymaması nedeniyle toplantıdan öfkeli bir şekilde ayrıldı.)
  11. The driver honked the horn angrily at the car in front of him. (Önündeki araca öfkeli bir şekilde korna çaldı.)
  12. The coach threw his clipboard angrily after a disappointing game. (Hayal kırıklığı yaratan bir oyunun ardından koç, panosunu öfkeli bir şekilde attı.)
  13. She glared at her sister angrily for taking her clothes without permission. (İzinsiz giysilerini alan kardeşine öfkeli bir şekilde baktı.)
  14. He clenched his fists angrily when he heard the news. (Haberleri duyduğunda öfkeli bir şekilde yumruklarını sıktı.)
  15. The customer complained angrily to the manager about the poor service. (Kötü hizmet hakkında müşteri öfkeli bir şekilde müdüre şikayette bulundu.)
  16. The child stomped his foot angrily when his toy was taken away. (Oyuncakları alınınca, çocuk öfkeli bir şekilde ayağını yere çarptı.)
  17. She frowned angrily when she saw the mess in the kitchen. (Mutfaktaki düzensizliği gördü
  1. The dog barked angrily at the mailman. (Postacıya öfkeli bir şekilde havladı.)
  2. He threw the book angrily across the room. (Kitabı öfkeli bir şekilde odaya fırlattı.)
  3. She shook her head angrily when she was accused of lying. (Yalan söylemekle suçlandığında öfkeli bir şekilde başını salladı.)

Bu örnek cümlelerde, “angrily” kelimesi kızgınlığı veya öfkeyi ifade etmek için kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.