Alliance İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Alliance İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Alliance Nedir?

Alliance, genellikle iki veya daha fazla grup, kişi veya ülkenin bir araya gelerek ortak amaçlar doğrultusunda birbirlerine destek vermesi anlamına gelir. İttifak, birlik, ortaklık gibi anlamları da içerir.

Örnek Cümleler:

1. The two companies formed an alliance to strengthen their position in the market. (İki şirket, piyasada pozisyonlarını güçlendirmek için bir ittifak oluşturdular.)
2. The alliance between the two countries proved to be very successful. (İki ülke arasındaki ittifak çok başarılı oldu.)
3. The political parties formed an alliance to win the election. (Siyasi partiler, seçimi kazanmak için bir ittifak oluşturdular.)
4. The alliance between the two schools allowed for more resources to be shared. (İki okul arasındaki ittifak, daha fazla kaynağın paylaşılmasına izin verdi.)
5. The alliance between the two athletes helped them win the championship. (İki sporcu arasındaki ittifak, şampiyonluğu kazanmalarına yardımcı oldu.)
6. The alliance between the labor unions was able to negotiate better working conditions. (İşçi sendikaları arasındaki ittifak, daha iyi çalışma koşullarını müzakere etti.)
7. The military alliance was formed to protect against foreign threats. (Askeri ittifak, yabancı tehditlere karşı korunmak için oluşturuldu.)
8. The alliance between the two teams allowed for a more competitive game. (İki takım arasındaki ittifak, daha rekabetçi bir oyun için izin verdi.)
9. The alliance between the artists allowed for a more diverse range of artworks. (Sanatçılar arasındaki ittifak, daha çeşitli sanat eserlerine izin verdi.)
10. The alliance between the two political leaders led to a peace agreement. (İki siyasi lider arasındaki ittifak, barış anlaşmasına yol açtı.)
11. The alliance between the two universities led to joint research projects. (İki üniversite arasındaki ittifak, ortak araştırma projelerine yol açtı.)
12. The business alliance was able to expand into new markets. (İş ittifakı, yeni pazarlara genişleyebildi.)
13. The alliance between the two charities allowed for more effective fundraising. (İki hayır kurumu arasındaki ittifak, daha etkili bağış toplamaya izin verdi.)
14. The political alliance was formed to promote democracy in the region. (Siyasi ittifak, bölgede demokrasiyi teşvik etmek için oluşturuldu.)
15. The cultural alliance between the two countries allowed for the exchange of ideas and traditions. (İki ülke arasındaki kültürel ittifak, fikir ve geleneklerin değiş tokuşuna izin verdi.)
16. The alliance between the two airlines allowed for better flight connections.

17. The alliance between the two NGOs was able to address a broader range of social issues. (İki STK arasındaki ittifak, daha geniş bir sosyal sorunlar yelpazesini ele alabildi.)
18. The alliance between the two tech companies led to the development of new products. (İki teknoloji şirketi arasındaki ittifak, yeni ürünlerin geliştirilmesine yol açtı.)
19. The alliance between the two countries allowed for the sharing of intelligence information. (İki ülke arasındaki ittifak, istihbarat bilgilerinin paylaşılmasına izin verdi.)
20. The alliance between the two musicians led to a successful collaboration on a new album. (İki müzisyen arasındaki ittifak, yeni bir albümde başarılı bir işbirliği için yol açtı.)

(Türkçe çeviriler, cümlelerin sırasıyla sonunda yer almaktadır.)