Aisle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Aisle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Aisle Nedir?

Aisle, genellikle bir mağazada veya kilisede, iki sıra nesnenin arasındaki boşluk olarak tanımlanır. Ayrıca uçaklarda, trenlerde ve diğer ulaşım araçlarında da kullanılır. Bu kelime, Türkçede “koridor” veya “geçit” anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. The bride walked down the aisle, accompanied by her father. (Gelin babası eşliğinde koridordan yürüdü.)
  2. Can you grab a box of cereal from the aisle, please? (Lütfen koridordan bir kutu mısır gevreği alabilir misin?)
  3. The aisle was crowded with shoppers during the sale. (Satış sırasında koridor alışverişçilerle doluydu.)
  4. Please keep the aisle clear for safety reasons. (Güvenlik nedenleriyle koridoru boş tutun lütfen.)
  5. The flight attendant asked passengers to keep the aisle clear during takeoff and landing. (Uçuş görevlisi, kalkış ve iniş sırasında koridoru boş tutmalarını istedi.)
  6. I found the book I was looking for in the history section of the aisle. (Koridorun tarih bölümünde aradığım kitabı buldum.)
  7. The bride’s father proudly walked her down the aisle. (Gelinin babası gururla onu koridordan yürüttü.)
  8. Can you move your cart out of the aisle, please? (Lütfen arabana koridordan çıkabilir misin?)
  9. The flight attendant helped the elderly passenger to his seat in the aisle. (Uçuş görevlisi yaşlı yolcuya koridordaki koltuğuna yardımcı oldu.)
  10. The aisle seats on the plane are usually the most popular. (Uçakta koridor koltukları genellikle en popüler olanlardır.)
  11. The fire department needs access to the aisle in case of an emergency. (Acil durumlar için itfaiye koridora erişime ihtiyaç duyar.)
  12. The aisle of the church was decorated with flowers for the wedding. (Kilisenin koridoru, düğün için çiçeklerle süslenmişti.)
  13. The store rearranged the aisles to make shopping easier for customers. (Mağaza, müşteriler için alışverişi kolaylaştırmak için koridorları yeniden düzenledi.)
  14. The cat ran down the aisle and knocked over a display of cans. (Kedi koridordan koştu ve kutu sergisini devirdi.)
  15. The train conductor walked down the aisle checking tickets. (Tren kondüktörü biletlere bakmak için koridordan yürüdü.)
  16. The school principal walked down the aisle to hand out diplomas to the graduating students. (Okul müdürü mezun öğrencilere diplomasını vermek için koridordan yürüdü.)
  17. The passengers had to walk down the aisle and exit the plane through the front door. (Yolcular uçaktan inmek için korid

ordan yürüyüp ön kapıdan çıkmak zorunda kaldılar.)
18. The grocery store aisle was blocked by a spill, so the staff had to clean it up. (Marketin koridoru bir döküntü tarafından tıkanmıştı, bu yüzden çalışanlar temizlemek zorunda kaldılar.)

  1. The bride and groom kissed at the end of the aisle, surrounded by their friends and family. (Gelin ve damat, arkadaşları ve aileleri tarafından çevrili olarak koridorun sonunda öpüştüler.)
  2. The flight attendant asked passengers in the aisle seats to help with any necessary evacuations. (Uçuş görevlisi, koridor koltuklarında oturan yolcuların gerekli tahliyelerde yardımcı olmalarını istedi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.