Agreeingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Agreeingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Agreeingly İle İlgili Cümleler

Anlamı: “Agreeingly” kelimesi, bir şeyi kabul ederken veya onaylarken kullanılır.

  1. Agreeingly, we decided to go with her plan. (Kabul ederek, onun planına gitmeye karar verdik.)
  2. She nodded agreeingly when I asked her if she would help. (Ben yardım edeceğini sorduğumda, o başıyla onayladı.)
  3. Agreeingly, the team leader accepted the changes proposed by the members. (Kabul ederek, takım lideri üyelerin önerilerini kabul etti.)
  4. The teacher smiled agreeingly when the student said she understood the lesson. (Öğrenci dersi anladığını söylediğinde öğretmen kabul eder bir şekilde gülümsedi.)
  5. Agreeingly, the company CEO signed the contract. (Kabul ederek, şirket CEO’su sözleşmeyi imzaladı.)
  6. The committee members nodded agreeingly after the proposal was presented. (Öneri sunulduktan sonra, komite üyeleri kabul eder bir şekilde başlarını salladı.)
  7. She looked at me agreeingly and said she would support my idea. (Benim fikrimi destekleyeceğini söyledi ve kabul eder bir şekilde bana baktı.)
  8. Agreeingly, the group decided to postpone the meeting. (Kabul ederek, grup toplantıyı ertelemeye karar verdi.)
  9. The lawyer nodded agreeingly when the judge asked if he agreed to the terms. (Hakim terimlere katıldığını sorduğunda, avukat kabul eder bir şekilde başını salladı.)
  10. Agreeingly, they all decided to split the cost of the gift. (Kabul ederek, hepsi hediye masrafını bölüşmeye karar verdiler.)
  11. The group members smiled agreeingly when the leader announced their success. (Lider başarılarını duyurduğunda, grup üyeleri kabul eder bir şekilde gülümsedi.)
  12. She agreed agreeingly to lend me the book. (Bana kitabı ödünç vereceğine kabul eder bir şekilde anlaştık.)
  13. Agreeingly, the couple decided to go on

a vacation together. (Kabul ederek, çift birlikte tatil yapmaya karar verdiler.)
14. The team members nodded agreeingly when the coach gave them instructions. (Antrenör talimatlarını verdiğinde, takım üyeleri kabul eder bir şekilde başlarını salladı.)

  1. Agreeingly, the company agreed to lower the price. (Kabul ederek, şirket fiyatı düşürmeyi kabul etti.)
  2. The group leader smiled agreeingly when the team proposed a new idea. (Takım yeni bir fikir önerdiğinde, lider kabul eder bir şekilde gülümsedi.)
  3. Agreeingly, the class decided to have a party. (Kabul ederek, sınıf bir parti yapmaya karar verdi.)
  4. The manager nodded agreeingly when the employee asked for a raise. (Çalışan zam istediğinde, yönetici kabul eder bir şekilde başını salladı.)
  5. Agreeingly, the team captain accepted the penalty. (Kabul eder bir şekilde, takım kaptanı cezayı kabul etti.)
  6. She smiled agreeingly and said she would help me with my project. (Benim proje için yardım istediğimde, kabul eder bir şekilde gülümsedi ve yardım edeceğini söyledi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.