Aesthetic İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Aesthetic İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Aesthetic Nedir?

Aesthetic kelimesi Türkçe’de estetik anlamına gelir ve sanatsal, güzellikle ilgili anlamlar taşır. Bu kelime bir nesnenin, bir kişinin veya bir ortamın görsel ya da duyusal olarak hoş veya çekici olduğunu ifade eder.

Örnek Cümleler:

  1. The aesthetic appeal of the painting was undeniable. (Tablonun estetik çekiciliği şüphesizdi.)
  2. The architecture of the building was designed with aesthetic sensibility in mind. (Bina mimarisi estetik duyarlılıkla tasarlandı.)
  3. She has a great aesthetic sense when it comes to fashion. (Moda konusunda harika bir estetik duyarlılığı var.)
  4. The garden was designed with an aesthetic eye for color and texture. (Bahçe, renk ve dokulara estetik bir gözle tasarlandı.)
  5. The interior designer was praised for her ability to create an aesthetic balance between function and beauty. (İç mimar, işlevsellik ve güzellik arasında estetik bir denge yaratma yeteneği için övüldü.)
  6. The aesthetic of the movie was dark and moody. (Filmin estetiği karanlık ve hüzünlüydü.)
  7. The restaurant’s aesthetic was minimalist with clean lines and simple decor. (Restoranın estetiği, temiz hatlar ve sade dekorla minimalistti.)
  8. The artist’s aesthetic was heavily influenced by the natural world. (Sanatçının estetiği doğal dünya tarafından ağırlıklı olarak etkilenmiştir.)
  9. The fashion designer’s aesthetic was inspired by vintage styles. (Moda tasarımcısının estetiği vintage tarzlarından ilham almıştı.)
  10. The new art exhibit showcased a diverse range of aesthetic styles. (Yeni sanat sergisi, çeşitli estetik tarzların sergilenmesine olanak tanıdı.)
  11. The aesthetic of the room was enhanced by the soft lighting. (Odanın estetiği, yumuşak aydınlatma ile güçlendirildi.)
  12. The photographer captured the aesthetic beauty of the landscape in his photos. (Fotoğrafçı manzaranın estetik güzelliğini fotoğraflarında yakaladı.)
  13. The fashion show featured a futuristic aesthetic with metallic fabrics and bold shapes. (Moda şovu, metalik kumaşlar ve cesur şekillerle geleceğe yönelik bir estetik sergiledi.)
  14. The art gallery’s aesthetic was minimalistic to allow the artwork to speak for itself. (Sanat galerisinin estetiği, eserin kendini ifade etmesine izin vermek için minimalizmdi.)
  15. The aesthetic of the packaging was elegant and sophisticated. (Ambalajın estetiği zarif ve sofistikeydi.)
  16. The makeup artist’s aesthetic was bold and dramatic. (Makyaj sanatçısının estetiği cesur ve dramatikti.)
  17. The designer’s aesthetic was inspired by the urban landscape. (Tasarımcının estetiği, şehir manzarasından esinlenildi.)
  18. The art collector
  1. The art collector had a preference for a particular aesthetic style, which was evident in his collection. (Sanat koleksiyoncusunun belirli bir estetik tarza ilgisi vardı ve bu koleksiyonunda açıkça görülebilir.)
  2. The wedding planner carefully curated the aesthetic details to create a romantic and dreamy atmosphere. (Düğün planlayıcısı romantik ve hayalimsi bir atmosfer yaratmak için estetik detayları dikkatle seçti.)
  3. The graphic designer’s aesthetic was modern and sleek with a focus on typography. (Grafik tasarımcının estetiği modern ve şık, tipografiye odaklanıyordu.)

Türkçe Karşılıkları:

  1. Tablonun estetik çekiciliği şüphesizdi.
  2. Bina mimarisi estetik duyarlılıkla tasarlandı.
  3. Moda konusunda harika bir estetik duyarlılığı var.
  4. Bahçe, renk ve dokulara estetik bir gözle tasarlandı.
  5. İç mimar, işlevsellik ve güzellik arasında estetik bir denge yaratma yeteneği için övüldü.
  6. Filmin estetiği karanlık ve hüzünlüydü.
  7. Restoranın estetiği, temiz hatlar ve sade dekorla minimalistti.
  8. Sanatçının estetiği doğal dünya tarafından ağırlıklı olarak etkilenmiştir.
  9. Moda tasarımcısının estetiği vintage tarzlarından ilham almıştı.
  10. Yeni sanat sergisi, çeşitli estetik tarzların sergilenmesine olanak tanıdı.
  11. Odanın estetiği, yumuşak aydınlatma ile güçlendirildi.
  12. Fotoğrafçı manzaranın estetik güzelliğini fotoğraflarında yakaladı.
  13. Moda şovu, metalik kumaşlar ve cesur şekillerle geleceğe yönelik bir estetik sergiledi.
  14. Sanat galerisinin estetiği, eserin kendini ifade etmesine izin vermek için minimalizmdi.
  15. Ambalajın estetiği zarif ve sofistikeydi.
  16. Makyaj sanatçısının estetiği cesur ve dramatikti.
  17. Tasarımcının estetiği, şehir manzarasından esinlenildi.
  18. Sanat koleksiyoncusunun belirli bir estetik tarza ilgisi vardı ve bu koleksiyonunda açıkça görülebilir.
  19. Düğün planlayıcısı romantik ve hayalimsi bir atmosfer yaratmak için estetik detayları dikkatle seçti.
  20. Grafik tasarımcının estetiği modern ve şık, tipografiye odaklanıyordu.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.