Adhere İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Adhere
Adhere, Türkçe anlamı olarak “uyum sağlamak, bağlı kalmak, yapışmak” gibi anlamlara gelir. İngilizce cümlelerde kullanımına örnekler aşağıda verilmiştir:
- I always adhere to my principles, no matter what happens. (İlkelerime her zaman bağlı kalırım, ne olursa olsun.)
- The bandage must adhere to the wound to prevent infection. (Enfeksiyonu önlemek için bandajın yaraya yapışması gerekir.)
- He always adheres to the dress code at work. (İşyerindeki kıyafet kurallarına her zaman uyum sağlar.)
- The glue should adhere to the paper within a few seconds. (Yapıştırıcı kağıda birkaç saniye içinde yapışmalıdır.)
- She adheres to a strict exercise regimen to maintain her health. (Sağlığını korumak için sıkı bir egzersiz programına uyar.)
- The magnet will adhere to any metal surface. (Mıknatıs herhangi bir metal yüzeye yapışacaktır.)
- The team must adhere to the game plan if they want to win. (Kazanmak istiyorlarsa takım, oyun planına bağlı kalmalıdır.)
- He adheres to a strict diet to keep his weight under control. (Kilosunu kontrol altında tutmak için sıkı bir diyet programına uyar.)
- The sticker won’t adhere to the wet surface. (Etiket ıslak yüzeye yapışmaz.)
- The new policy requires all employees to adhere to a code of conduct. (Yeni politika, tüm çalışanların bir davranış kurallarına uymalarını gerektiriyor.)
- The paint won’t adhere to the surface if it’s dirty. (Kirliyse boyanın yüzeye yapışması mümkün değildir.)
- The company adheres to strict quality control standards. (Şirket sıkı kalite kontrol standartlarına uyar.)
- The tape should adhere to the wall without falling off. (Bant duvara düşmeden yapışmalıdır.)
- She adheres to a vegan diet for ethical reasons. (Etik nedenlerle vegan diyetine uyuyor.)
- The decals won’t adhere to a rough surface. (Etiketler pürüzlü bir yüzeye yapışmaz.)
- The doctor advised him to adhere to a medication schedule. (Doktor, ilaç programına uymasını önerdi.)
- The wallpaper won’t adhere properly if the surface is uneven. (Yüzey düzgün değilse duvar kağıdı iyi yapışmaz.)
- The team members must adhere to a strict schedule during training. (Eğitim sırasında takım üyeleri sıkı bir programa uymalıdır.)
- The sticker will adhere better if the surface is clean and dry. (Etiket, yüzey temiz ve kuru olduğunda daha iyi yapışır.)
- The company policy requires employees to adhere to a strict code of ethics. (Şirket politikası,
çalışanların sıkı bir etik kurallarına uymalarını gerektirir.)
Türkçe Karşılıklar:
Yukarıdaki cümlelerin Türkçe karşılıkları şöyledir:
- İlkelerime her zaman bağlı kalırım, ne olursa olsun.
- Enfeksiyonu önlemek için bandajın yaraya yapışması gerekir.
- İşyerindeki kıyafet kurallarına her zaman uyum sağlar.
- Yapıştırıcı kağıda birkaç saniye içinde yapışmalıdır.
- Sağlığını korumak için sıkı bir egzersiz programına uyar.
- Mıknatıs herhangi bir metal yüzeye yapışacaktır.
- Kazanmak istiyorlarsa takım, oyun planına bağlı kalmalıdır.
- Kilosunu kontrol altında tutmak için sıkı bir diyet programına uyar.
- Etiket ıslak yüzeye yapışmaz.
- Yeni politika, tüm çalışanların bir davranış kurallarına uymalarını gerektiriyor.
- Kirliyse boyanın yüzeye yapışması mümkün değildir.
- Şirket sıkı kalite kontrol standartlarına uyar.
- Bant duvara düşmeden yapışmalıdır.
- Etik nedenlerle vegan diyetine uyuyor.
- Etiketler pürüzlü bir yüzeye yapışmaz.
- Doktor, ilaç programına uymasını önerdi.
- Yüzey düzgün değilse duvar kağıdı iyi yapışmaz.
- Eğitim sırasında takım üyeleri sıkı bir programa uymalıdır.
- Etiket, yüzey temiz ve kuru olduğunda daha iyi yapışır.
- Şirket politikası, çalışanların sıkı bir etik kurallarına uymalarını gerektirir.
Hemen Yorum Yaz