Adamancy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Adamancy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Adamancy Nedir?

Adamancy, sertlik, kararlılık ve ısrarlılık anlamına gelen bir İngilizce kelime olarak kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. Adamancy is a valuable trait for a leader to possess. (Liderin sahip olması gereken değerli bir özellik kararlılıkdır.)
2. She argued with such adamancy that no one dared to contradict her. (O kadar ısrarlı bir şekilde tartıştı ki kimse ona karşı gelmeye cesaret edemedi.)
3. His adamancy in sticking to his beliefs is admirable. (İnançlarına sıkı sıkıya bağlılığı takdire şayandır.)
4. The team showed great adamancy in the face of adversity. (Takım, zorluklar karşısında büyük karakter gücü gösterdi.)
5. Her adamancy in pursuing her dreams led to her success. (Hayallerini takip etmek için gösterdiği kayıtsız şartsız kararlılık başarısına yol açtı.)
6. The protestors marched with adamancy towards the government building. (Protestocular hükümet binasına sıkı sıkıya tutunarak yürüdü.)
7. The company’s adamancy in maintaining high ethical standards is commendable. (Şirketin yüksek etik standartları korumak için gösterdiği kayıtsız şartsız kararlılık takdire şayan.)
8. His adamancy in refusing to compromise on his principles earned him respect. (Prensiplerinden ödün vermekten sakınarak gösterdiği kararlılık sayesinde saygı kazandı.)
9. The teacher’s adamancy in holding her students accountable for their actions was effective. (Öğretmenin öğrencilerini davranışlarından sorumlu tutmakta gösterdiği kayıtsız şartsız kararlılık etkiliydi.)
10. Despite the criticism, she maintained her adamancy in her decision. (Eleştirilere rağmen, kararında kayıtsız şartsız kararlı kalmayı sürdürdü.)
11. His adamancy in finishing the project on time paid off in the end. (Proje zamanında bitirmekte gösterdiği sıkı sıkıya tutunma sonunda ödüllendirildi.)
12. The team’s adamancy in practicing every day led to their victory. (Takımın her gün antrenman yapmada gösterdiği sarsılmaz kararlılık zaferine yol açtı.)
13. The

  1. Despite the challenges, she showed adamancy in pursuing her education. (Zorluklara rağmen, eğitimine devam etmekte kararlılık gösterdi.)
  2. The company’s adamancy in protecting the environment was reflected in its policies. (Çevreyi korumakta gösterdikleri sarsılmaz kararlılık politikalarına yansıdı.)
  3. His adamancy in taking responsibility for his actions impressed his colleagues. (Davranışlarından sorumlu olmakta gösterdiği sıkı sıkıya tutunma meslektaşlarını etkiledi.)
  4. The team’s adamancy in finding a solution to the problem was inspiring. (Probleme bir çözüm bulmakta gösterdikleri sarsılmaz kararlılık ilham vericiydi.)
  5. Her adamancy in pursuing justice for her son’s death was unwavering. (Oğlunun ölümünden adalet aramakta gösterdiği sarsılmaz kararlılık şaşırtıcıydı.)
  6. The company’s adamancy in maintaining a safe workplace was crucial. (Güvenli bir işyeri sağlamakta gösterdikleri sıkı sıkıya tutunma hayati önem taşıdı.)
  7. Despite the setbacks, she showed adamancy in pursuing her career goals. (Engeller olsa da, kariyer hedeflerini takip etmekte kayıtsız şartsız kararlılık gösterdi.)
  8. The organization’s adamancy in helping those in need was admirable. (İhtiyacı olanlara yardım etmekte gösterdikleri sıkı sıkıya tutunma takdire şayan.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.