Achingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Achingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Achingly Anlamı:

Achingly, şiddetli bir acı veya sızı hissi veren bir şekilde aşırı derecede acı veren veya hüzünlü anlamına gelir.

1. The loss of his wife was achingly painful for him.
   Çok acı vericiydi karısını kaybetmek.

2. The singer sang achingly beautiful songs.
   Şarkıcı aşırı derecede güzel şarkılar söyledi.

3. Her loneliness was achingly obvious.
   Yalnızlığı aşırı derecede belirgin ve acı vericiydi.

4. The sunset was achingly beautiful.
   Günbatımı aşırı derecede güzeldi.

5. The news of his father’s death was achingly painful for him.
   Babasının ölüm haberleri onun için aşırı derecede acı vericiydi.

6. The movie was achingly boring.
   Film aşırı derecede sıkıcıydı.

7. The ache in her heart was achingly painful.
   Kalbindeki ağrı aşırı derecede acı vericiydi.

8. The view from the top of the mountain was achingly beautiful.
   Dağın tepesinden görünen manzara aşırı derecede güzeldi.

9. Her voice was achingly sweet.
   Sesi aşırı derecede tatlıydı.

10. The memories of her childhood were achingly sweet.
    Çocukluğuna dair hatıraları aşırı derecede tatlıydı.

11. The pain in her back was achingly unbearable.
    Sırtındaki ağrı aşırı derecede dayanılmazdı.

12. The ache in his knees was achingly painful.
    Dizlerindeki ağrı aşırı derecede acı vericiydi.

13. The colors of the sunset were achingly beautiful.
    Günbatımındaki renkler aşırı derecede güzeldi.

14. The longing in his heart was achingly painful.
    Kalbindeki özlem aşırı derecede acı vericiydi.

15. The sound of the waves was achingly soothing.
    Dalgaların sesi aşırı derecede

rahatlatıcıydı.

16. The ache in her tooth was achingly unbearable.
    Dişindeki ağrı aşırı derecede dayanılmazdı.

17. The love between them was achingly beautiful.
    Aralarındaki aşk aşırı derecede güzeldi.

18. The sadness in her eyes was achingly heartbreaking.
    Gözlerindeki hüzün aşırı derecede yürek burkucuydu.

19. The smell of the flowers was achingly sweet.
    Çiçeklerin kokusu aşırı derecede tatlıydı.

20. The memories of their time together were achingly bittersweet.
    Birlikte geçirdikleri zamanlara dair hatıraları aşırı derecede tatlı acıydı.