Accuracy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Accuracy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Accuracy (Doğruluk)

Accuracy, bir şeyin ne kadar doğru olduğunu ifade etmek için kullanılan bir terimdir. Genellikle ölçüm veya test sonuçlarının ne kadar doğru olduğunu ifade etmek için kullanılır.

1. The accuracy of his prediction was remarkable. (Tahmininin doğruluğu dikkat çekiciydi.)
2. The accuracy of the scale needs to be verified before using it for precise measurements. (Hassas ölçümler için kullanmadan önce terazinin doğruluğu kontrol edilmelidir.)
3. The accuracy of the experiment results was questioned due to the small sample size. (Deney sonuçlarının doğruluğu, küçük örnek boyutu nedeniyle sorgulandı.)
4. The accuracy of the translation was verified by a native speaker. (Çevirinin doğruluğu bir yerli konuşmacı tarafından doğrulandı.)
5. The accuracy of the weather forecast was crucial for planning the outdoor event. (Hava tahmininin doğruluğu, açık hava etkinliği planlaması için önemliydi.)
6. The accuracy of the financial report was questioned by the auditor. (Muhasebe raporunun doğruluğu denetçi tarafından sorgulandı.)
7. The accuracy of the data is important for making informed decisions. (Bilgi sahibi kararlar vermek için verilerin doğruluğu önemlidir.)
8. The accuracy of the GPS system was crucial for navigating through the unfamiliar terrain. (GPS sisteminin doğruluğu, bilinmeyen arazide gezinmek için önemliydi.)
9. The accuracy of the medical diagnosis was confirmed by a second opinion. (Tıbbi teşhisin doğruluğu ikinci bir görüşle teyit edildi.)
10. The accuracy of the time-keeping device needs to be maintained to ensure punctuality. (Zaman tutma cihazının doğruluğu, dakiklik sağlamak için korunmalıdır.)
11. The accuracy of the survey results was questioned due to the biased sample selection. (Anket sonuçlarının doğruluğu, önyargılı örnek seçimi nedeniyle sorgulandı.)
12. The accuracy of the scale was off by a few grams. (Terazinin doğruluğu birkaç gram farklıydı.)
13. The accuracy of the drone’s camera allowed for precise aerial mapping. (Dronun kamerasının doğruluğu, hassas hava haritalaması yapılmasına izin verdi.)
14. The accuracy of the test results was essential for diagnosing the medical condition. (Test sonuçlarının doğruluğu, tıbbi durumun teşhisi için önemliydi.)
15. The accuracy of the fingerprint recognition system was tested for security purposes. (Parmak izi tanıma sisteminin doğruluğu güvenlik amaçlı test edildi.)
16. The accuracy of the stock price prediction was analyzed by financial experts. (Hisse fiyatı tahmininin doğruluğu, finans uzmanları tarafından analiz edildi.)
17. The accuracy of the

experimental data was verified by multiple trials. (Deney verilerinin doğruluğu, birden fazla denemeyle doğrulandı.)
18. The accuracy of the historical account was questioned by some historians. (Tarih hesabının doğruluğu bazı tarihçiler tarafından sorgulandı.)

19. The accuracy of the traffic data is important for optimizing the transportation system. (Trafik verilerinin doğruluğu, ulaşım sistemini optimize etmek için önemlidir.)
20. The accuracy of the measurement was affected by the instrument’s calibration. (Ölçümün doğruluğu, aletin kalibrasyonundan etkilendi.)