Accept İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Accept İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

ACCEPT İLE İLGİLİ CÜMLELER

ANLAMI: Kabul etmek, onaylamak, kabul etmeye hazır olmak.

ÖRNEK CÜMLELER:

1. I accept your apology. (Özürünü kabul ediyorum.)
2. She accepted the job offer. (İş teklifini kabul etti.)
3. The restaurant does not accept credit cards. (Restoran kredi kartını kabul etmiyor.)
4. He finally accepted that he was wrong. (Sonunda yanlış olduğunu kabul etti.)
5. The university accepts students from all over the world. (Üniversite dünya genelinden öğrencileri kabul ediyor.)
6. We have to accept the fact that he is gone. (Gitmiş olduğunu kabul etmeliyiz.)
7. I cannot accept this behavior. (Bu davranışı kabul edemem.)
8. She accepted the invitation to the party. (Partiye daveti kabul etti.)
9. He always accepts criticism as a way to improve. (Her zaman eleştiriyi gelişmek için bir yol olarak kabul eder.)
10. The museum accepts donations of art and artifacts. (Müze sanat eserleri ve tarihi eserler bağışlarını kabul eder.)
11. The company does not accept returns without a receipt. (Şirket fiş olmadan iade kabul etmez.)
12. I accept the responsibility for the mistake. (Hatayı kabul ediyorum.)
13. The school accepts students based on their grades and test scores. (Okul öğrencileri notlarına ve sınav sonuçlarına göre kabul eder.)
14. She cannot accept the fact that he has moved on. (Onun ileriye gittiğini kabul edemiyor.)
15. The airline does not accept pets on board. (Havayolu şirketi uçuşta evcil hayvan kabul etmez.)
16. He accepted the challenge to climb the mountain. (Dağı tırmanma meydan okumasını kabul etti.)
17. I accept your terms and conditions. (Koşullarınızı kabul ediyorum.)
18. The hotel accepts reservations online. (Otel online rezervasyonları kabul eder.)
19. She accepted the award for best actress. (En iyi aktris ödülünü kabul etti.)
20. He cannot accept the idea that he is not in control. (Kontrolü kendisinde olmadığı fikrini kabul edemiyor.)

21. The store accepts cash, credit cards, and mobile payments. (Mağaza nakit, kredi kartı ve mobil ödemeleri kabul eder.)
22. She reluctantly accepted the fact that she had to move. (Zoraki olarak taşınmak zorunda olduğunu kabul etti.)
23. The committee accepted his proposal for the new project. (Komiteler yeni projesi için önerisini kabul etti.)
24. He accepted the consequences of his actions. (Eylemlerinin sonuçlarını kabul etti.)
25. The university does not accept late applications. (Üniversite geç başvuruları kabul etmez.)
26. She accepted the responsibility for the team’s failure. (Takımın başarısızlığı için sorumluluğu kabul etti.)
27. The company accepts interns during the summer months. (Şirket yaz aylarında stajyerleri kabul eder.)
28. I cannot accept this as the final decision. (Bu son karar olarak kabul edemem.)
29. The museum accepts volunteers to help with events and programs. (Müze etkinlikleri ve programları için yardımcı olmak üzere gönüllüleri kabul eder.)
30. She accepted his invitation to go on a date. (Randevu teklifini kabul etti.)