Absence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Absence İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Absence (Yokluk, Bulunmama) İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Absence, genellikle bir şeyin veya birisinin bulunmadığı durumları ifade eden bir kelime olarak kullanılır. Aşağıda, absence kelimesinin İngilizce cümlelerde kullanımına örnekler verilmiştir.

  1. Her absence from work is causing problems for the team. (İşten her yokluğu, takım için sorun yaratıyor.)
  2. I could sense his absence at the party last night. (Dün geceki partide onun yokluğunu hissedebildim.)
  3. Her absence from the meeting was noticed. (Toplantıdaki yokluğu fark edildi.)
  4. The absence of evidence does not mean evidence of absence. (Kanıt yokluğu, yokluğun kanıtı değildir.)
  5. His absence of mind caused him to forget the appointment. (Dikkatsizliği, randevuyu unutmasına neden oldu.)
  6. The absence of rain has caused a drought. (Yağmurun yokluğu bir kuraklık yarattı.)
  7. Her absence from the team has left a gap. (Takımdaki yokluğu bir boşluk bıraktı.)
  8. The absence of his father affected him deeply. (Babasının yokluğu derin etki yaptı.)
  9. Due to his absence, we had to cancel the meeting. (Onun yokluğundan dolayı, toplantıyı iptal etmek zorunda kaldık.)
  10. The absence of a clear plan made the project difficult. (Net bir planın yokluğu, proje zor hale getirdi.)
  11. Their absence was a relief for me. (Onların yokluğu benim için bir rahatlamaydı.)
  12. His absence from the team was due to an injury. (Takımdan ayrılışı, bir yaralanmadan kaynaklandı.)
  13. Her sudden absence was unexpected. (Onun aniden yokluğu beklenmedikti.)
  14. The absence of his guidance led to mistakes. (Onun rehberliğinin yokluğu hatalara yol açtı.)
  15. The absence of her smile made me worry. (Onun gülümsemesinin yokluğu beni endişelendirdi.)
  16. The absence of any response made him anxious. (Herhangi bir cevabın yokluğu, onu endişelendirdi.)
  17. The absence of a clear path made it difficult to navigate. (Net bir yolun yokluğu, yönlendirmeyi zorlaştırdı.)
  18. The absence of his support made the situation worse. (Onun desteğinin yokluğu durumu daha kötü hale getirdi.)
  19. Their absence from the ceremony was a disappointment. (Onların törendeki yokluğu bir hayal kır
  1. The absence of proper training can lead to accidents. (Uygun eğitimin yokluğu kazalara neden olabilir.)

Türkçe Örnek Cümleler:

  1. İşten her yokluğu, takım için sorun yaratıyor.
  2. Dün geceki partide onun yokluğunu hissedebildim.
  3. Toplantıdaki yokluğu fark edildi.
  4. Kanıt yokluğu, yokluğun kanıtı değildir.
  5. Dikkatsizliği, randevuyu unutmasına neden oldu.
  6. Yağmurun yokluğu bir kuraklık yarattı.
  7. Takımdaki yokluğu bir boşluk bıraktı.
  8. Babasının yokluğu derin etki yaptı.
  9. Onun yokluğundan dolayı, toplantıyı iptal etmek zorunda kaldık.
  10. Net bir planın yokluğu, proje zor hale getirdi.
  11. Onların yokluğu benim için bir rahatlamaydı.
  12. Takımdan ayrılışı, bir yaralanmadan kaynaklandı.
  13. Onun aniden yokluğu beklenmedikti.
  14. Onun rehberliğinin yokluğu hatalara yol açtı.
  15. Onun gülümsemesinin yokluğu beni endişelendirdi.
  16. Herhangi bir cevabın yokluğu, onu endişelendirdi.
  17. Net bir yolun yokluğu, yönlendirmeyi zorlaştırdı.
  18. Onun desteğinin yokluğu durumu daha kötü hale getirdi.
  19. Onların törendeki yokluğu bir hayal kırıklığıydı.
  20. Uygun eğitimin yokluğu kazalara neden olabilir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.