A Bit More İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

A Bit More İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

A Bit More

Meaning: Slightly more than what is already present or done.

Example sentences:

  1. Can you please add a bit more sugar to the recipe? (Lütfen tarife biraz daha şeker ekleyebilir misin?)
  2. I need a bit more time to finish this project. (Bu projeyi bitirmek için biraz daha zamana ihtiyacım var.)
  3. Can you speak up a bit more? I can’t hear you clearly. (Biraz daha yüksek konuşabilir misin? Seni net duyamıyorum.)
  4. Can you move the chair a bit more to the left? (Sandalyeyi biraz daha sola hareket ettirebilir misin?)
  5. I think we need to add a bit more salt to the soup. (Çorbaya biraz daha tuz eklememiz gerektiğini düşünüyorum.)
  6. Can you turn up the volume a bit more? (Sesi biraz daha açabilir misin?)
  7. I just need a bit more information before I can make a decision. (Karar vermeden önce sadece biraz daha bilgiye ihtiyacım var.)
  8. Can you speak a bit more slowly? I’m not a native speaker. (Biraz daha yavaş konuşabilir misin? Ben yerli değilim.)
  9. We should add a bit more color to this painting. (Bu resme biraz daha renk eklemeliyiz.)
  10. I just need a bit more space to work comfortably. (Rahatça çalışabilmek için sadece biraz daha alan ihtiyacım var.)
  11. Can you please explain that a bit more? I didn’t understand. (Lütfen o konuyu biraz daha açıklayabilir misin? Anlamadım.)
  12. Can we walk a bit more before we stop for a break? (Mola için durmadan önce biraz daha yürüyebilir miyiz?)
  13. I think the pasta needs a bit more cooking time. (Spagettinin biraz daha pişme süresine ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.)
  14. Can you add a bit more detail to this report? (Bu rapora biraz daha ayrıntı ekleyebilir misin?)
  15. I need to exercise a bit more to get in shape. (Forma girebilmek için biraz daha egzersiz yapmam gerekiyor.)
  16. Can you please adjust the temperature a bit more? (Lütfen sıcaklığı biraz daha ayarlayabilir misin?)
  17. I just need a bit more money to pay the rent this month. (Bu ay kiranı ödemek için sadece biraz daha para ihtiyacım var.)
  18. Can you turn down the music a bit more? It’s too loud. (Müziği biraz daha kısabilir misin? Çok yüksek.)
  19. I think we need a bit more time to prepare for the meeting. (<

Toplantıya hazırlanmak için biraz daha zaman gerektiğini düşünüyorum.)
20. Can you add a bit more garlic to the sauce? I like it really garlicky. (Sosa biraz daha sarımsak ekleyebilir misin? Ben sarımsaklı seviyorum.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.