İn Advance İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Advance
Advance kelimesi ileri, önceden, gelişmiş anlamlarına gelir.
- I need to advance my studies. (Benim çalışmalarımı ilerletmem gerekiyor.)
- We need to pay in advance for the tickets. (Biletler için önceden ödeme yapmamız gerekiyor.)
- The company is offering an advance payment for the project. (Şirket, proje için bir önceden ödeme yapıyor.)
- The team made an advance booking for the conference. (Ekip, konferans için önceden rezervasyon yaptırdı.)
- He made an advance reservation at the hotel. (Otelde önceden rezervasyon yaptırdı.)
- She advanced her career by taking additional courses. (Ek kurslar alarak kariyerini ilerletti.)
- The scientists made an advance discovery in their research. (Bilim adamları, araştırmalarında ilerleme kaydetti.)
- The military made an advance toward the enemy’s base. (Askeri birlik, düşman üssüne doğru ilerledi.)
- The company’s advance technology helped improve productivity. (Şirketin ileri teknolojisi, üretkenliği artırmaya yardımcı oldu.)
- The athlete made an advance training plan for the competition. (Sporcu, yarışma için önceden bir eğitim planı hazırladı.)
- The team made an advance announcement about their new product. (Ekip, yeni ürünleri hakkında önceden bir duyuru yaptı.)
- She advanced her position in the company by showing great leadership. (Mükemmel liderlik göstererek şirketteki pozisyonunu ilerletti.)
- The teacher advanced the students to the next level. (Öğretmen, öğrencilerini bir sonraki seviyeye yükseltti.)
- The concert tickets are selling out in advance. (Konser biletleri önceden tükeniyor.)
- The company made an advance payment to secure the deal. (Anlaşmayı sağlamak için şirket önceden ödeme yaptı.)
- The author advanced a new theory in his book. (Yazar, kitabında yeni bir teori ortaya attı.)
- The team made an advance request for more funding. (Ekip, daha fazla finansman için önceden bir talepte bulundu.)
- She advanced her skills in painting by taking art classes. (Sanat dersleri alarak resim becerilerini geliştirdi.)
- The company is looking for advance feedback on their new product. (Şirket, yeni ürünleri hakkında önceden geri bildirim arıyor.)
- The team made an advance agreement with the other party before signing the contract. (Ekip, sözleşmeyi imzalamadan önce diğer taraf ile önceden anlaşma sağladı.)
More Examples
- The company offers an advance payment option for their services. (Şirket, hizmetleri için önceden ödeme seçeneği sunar.)
- She was able to advance her career by networking with industry professionals. (Sanayi profesyonelleriyle ağ kurarak kariyerini ilerletmeyi başardı.)
- The research team made an advance discovery in their field of study. (Araştırma ekibi, çalışma alanlarında ileri bir keşif yaptı.)
- In order to secure their seats, the concert-goers made advance bookings. (Koltuklarını garantilemek için, konserseverler önceden rezervasyon yaptırdılar.)
- The company made an advance purchase of raw materials to ensure timely production. (Zamanında üretimi sağlamak için, şirket ham madde önceden satın aldı.)
- The student was able to advance to the next level of language proficiency after taking intensive courses. (Yoğun kurslar alarak, öğrenci dil yeterliliklerinde bir sonraki seviyeye yükseldi.)
- The team made an advance notice to their customers about a scheduled maintenance. (Ekip, planlanan bakım hakkında müşterilerine önceden bilgi verdi.)
- She advanced her position in the company by consistently meeting and exceeding performance goals. (Performans hedeflerine tutarlı bir şekilde ulaşarak, şirketteki pozisyonunu ilerletti.)
- The company’s advance technology helped streamline their operations and reduce costs. (Şirketin ileri teknolojisi, işlemlerini optimize etmeye ve maliyetleri azaltmaya yardımcı oldu.)
- The athlete advanced to the final round of the competition after beating all previous opponents. (Önceki rakiplerini yenerek, sporcu yarışmanın final turuna yükseldi.)
- The team made an advance agreement on project timelines and deliverables with their client. (Müşterileri ile proje zamanlamaları ve teslimatları hakkında önceden anlaşma sağladılar.)
- She advanced her understanding of a complex topic by consulting with experts and conducting thorough research. (Uzmanlarla danışarak ve detaylı bir araştırma yaparak, karmaşık bir konunun anlayışını ilerletti.)
- The company made an advance announcement about a new product launch to generate buzz and excitement. (Heyecan ve ilgi yaratmak için, şirket yeni bir ürün lansmanı hakkında önceden duyuru yaptı.)
- The student made an advance request to take an advanced-level course in the upcoming semester. (Önümüzdeki dönemde ileri seviye bir kurs almaya yönelik önceden talepte bulunan öğrenci.)
- The company made an advance reservation for a conference room for their upcoming meeting. (Yaklaşan toplantıları için bir konferans odası için önceden rezervasyon yapan şirket.)
- He was able to advance his musical skills by practicing for several hours every day. (Her gün birkaç saat çalışarak, müzik becerilerini ilerletmeyi başardı.)
37
Hemen Yorum Yaz