İn Advance İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İn Advance İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Advance

Advance kelimesi ileri, önceden, gelişmiş anlamlarına gelir.

  1. I need to advance my studies. (Benim çalışmalarımı ilerletmem gerekiyor.)
  2. We need to pay in advance for the tickets. (Biletler için önceden ödeme yapmamız gerekiyor.)
  3. The company is offering an advance payment for the project. (Şirket, proje için bir önceden ödeme yapıyor.)
  4. The team made an advance booking for the conference. (Ekip, konferans için önceden rezervasyon yaptırdı.)
  5. He made an advance reservation at the hotel. (Otelde önceden rezervasyon yaptırdı.)
  6. She advanced her career by taking additional courses. (Ek kurslar alarak kariyerini ilerletti.)
  7. The scientists made an advance discovery in their research. (Bilim adamları, araştırmalarında ilerleme kaydetti.)
  8. The military made an advance toward the enemy’s base. (Askeri birlik, düşman üssüne doğru ilerledi.)
  9. The company’s advance technology helped improve productivity. (Şirketin ileri teknolojisi, üretkenliği artırmaya yardımcı oldu.)
  10. The athlete made an advance training plan for the competition. (Sporcu, yarışma için önceden bir eğitim planı hazırladı.)
  11. The team made an advance announcement about their new product. (Ekip, yeni ürünleri hakkında önceden bir duyuru yaptı.)
  12. She advanced her position in the company by showing great leadership. (Mükemmel liderlik göstererek şirketteki pozisyonunu ilerletti.)
  13. The teacher advanced the students to the next level. (Öğretmen, öğrencilerini bir sonraki seviyeye yükseltti.)
  14. The concert tickets are selling out in advance. (Konser biletleri önceden tükeniyor.)
  15. The company made an advance payment to secure the deal. (Anlaşmayı sağlamak için şirket önceden ödeme yaptı.)
  16. The author advanced a new theory in his book. (Yazar, kitabında yeni bir teori ortaya attı.)
  17. The team made an advance request for more funding. (Ekip, daha fazla finansman için önceden bir talepte bulundu.)
  18. She advanced her skills in painting by taking art classes. (Sanat dersleri alarak resim becerilerini geliştirdi.)
  19. The company is looking for advance feedback on their new product. (Şirket, yeni ürünleri hakkında önceden geri bildirim arıyor.)
  20. The team made an advance agreement with the other party before signing the contract. (Ekip, sözleşmeyi imzalamadan önce diğer taraf ile önceden anlaşma sağladı.)

More Examples

  1. The company offers an advance payment option for their services. (Şirket, hizmetleri için önceden ödeme seçeneği sunar.)
  2. She was able to advance her career by networking with industry professionals. (Sanayi profesyonelleriyle ağ kurarak kariyerini ilerletmeyi başardı.)
  3. The research team made an advance discovery in their field of study. (Araştırma ekibi, çalışma alanlarında ileri bir keşif yaptı.)
  4. In order to secure their seats, the concert-goers made advance bookings. (Koltuklarını garantilemek için, konserseverler önceden rezervasyon yaptırdılar.)
  5. The company made an advance purchase of raw materials to ensure timely production. (Zamanında üretimi sağlamak için, şirket ham madde önceden satın aldı.)
  6. The student was able to advance to the next level of language proficiency after taking intensive courses. (Yoğun kurslar alarak, öğrenci dil yeterliliklerinde bir sonraki seviyeye yükseldi.)
  7. The team made an advance notice to their customers about a scheduled maintenance. (Ekip, planlanan bakım hakkında müşterilerine önceden bilgi verdi.)
  8. She advanced her position in the company by consistently meeting and exceeding performance goals. (Performans hedeflerine tutarlı bir şekilde ulaşarak, şirketteki pozisyonunu ilerletti.)
  9. The company’s advance technology helped streamline their operations and reduce costs. (Şirketin ileri teknolojisi, işlemlerini optimize etmeye ve maliyetleri azaltmaya yardımcı oldu.)
  10. The athlete advanced to the final round of the competition after beating all previous opponents. (Önceki rakiplerini yenerek, sporcu yarışmanın final turuna yükseldi.)
  11. The team made an advance agreement on project timelines and deliverables with their client. (Müşterileri ile proje zamanlamaları ve teslimatları hakkında önceden anlaşma sağladılar.)
  12. She advanced her understanding of a complex topic by consulting with experts and conducting thorough research. (Uzmanlarla danışarak ve detaylı bir araştırma yaparak, karmaşık bir konunun anlayışını ilerletti.)
  13. The company made an advance announcement about a new product launch to generate buzz and excitement. (Heyecan ve ilgi yaratmak için, şirket yeni bir ürün lansmanı hakkında önceden duyuru yaptı.)
  14. The student made an advance request to take an advanced-level course in the upcoming semester. (Önümüzdeki dönemde ileri seviye bir kurs almaya yönelik önceden talepte bulunan öğrenci.)
  15. The company made an advance reservation for a conference room for their upcoming meeting. (Yaklaşan toplantıları için bir konferans odası için önceden rezervasyon yapan şirket.)
  16. He was able to advance his musical skills by practicing for several hours every day. (Her gün birkaç saat çalışarak, müzik becerilerini ilerletmeyi başardı.)
    37

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.