Hammock İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Hammock Nedir?
Hammock, genellikle açık havada kullanılan, iki ucu birbirine bağlı bir bez parçasından yapılan dinlenme yatağıdır.
Örnek Cümleler:
- I love to relax in my hammock in the garden. (Bahçedeki hamakta dinlenmeyi seviyorum.)
- The hammock swayed gently in the breeze. (Hamak hafif rüzgarla nazikçe sallandı.)
- We hung the hammock between two trees. (Hamak iki ağaç arasına astık.)
- She spent the afternoon reading a book in her hammock. (O, öğleden sonra hamakta kitap okuyarak geçirdi.)
- I fell asleep in my hammock and had a lovely nap. (Hamakta uyuyakaldım ve güzel bir şekerleme yaptım.)
- Hammocks are a great way to relax and unwind. (Hamaklar rahatlamak ve gevşemek için harika bir yoldur.)
- The hammock was big enough for two people to lie in. (Hamak, iki kişinin yatabileceği kadar büyüktü.)
- She swung back and forth in the hammock, enjoying the sensation. (Hamakta öne ve arkaya sallanarak hissetmenin keyfini çıkardı.)
- We took the hammock on our camping trip and set it up between two trees. (Kamp gezimize hamak aldık ve iki ağaç arasına kurduk.)
- Hammocks are perfect for lazy summer afternoons. (Hamaklar tembel yaz öğleden sonraları için mükemmeldir.)
- The hammock was made from soft, comfortable fabric. (Hamak yumuşak, rahat bir kumaştan yapılmıştı.)
- He dozed off in the hammock, lulled by the gentle swaying. (Hamakta hafif sallanma ile sakinleştirilerek uykuya daldı.)
- The hammock was a popular spot for napping in the afternoon. (Hamak öğleden sonraları şekerleme yapmak için popüler bir noktaydı.)
- We strung up the hammock between two palm trees on the beach. (Plajda iki palmiye arasına hamak astık.)
- I spent hours lounging in the hammock, watching the clouds go by. (Saatlerce hamakta uzanarak, bulutları izledim.)
- The hammock was so comfortable that he almost fell asleep in it. (Hamak o kadar rahattı ki neredeyse uyuyakaldı.)
- We brought the hammock on our road trip and set it up in the campground. (Karavan gezimize hamak getirdik ve kamp alanında kurduk.)
- Hammocks can be used for sleeping, relaxing, or just hanging out. (Hamaklar uyumak, dinlenmek veya takılmak için kullanılabilir.)
- She lay in the hammock, listening to the birds chirping in the trees. (O, ağaçlarda cıvıldayan kuşları dinleyerek hamakta uzandı.)
- The hamm
ock provided a perfect place to read a book and enjoy the fresh air. (Hamak, kitap okumak ve taze hava keyfi için mükemmel bir yer sağladı.)
Türkçe Anlamları:
- Bahçedeki hamakta dinlenmeyi seviyorum.
- Hamak hafif rüzgarla nazikçe sallandı.
- Hamak iki ağaç arasına astık.
- O, öğleden sonra hamakta kitap okuyarak geçirdi.
- Hamakta uyuyakaldım ve güzel bir şekerleme yaptım.
- Hamaklar rahatlamak ve gevşemek için harika bir yoldur.
- Hamak, iki kişinin yatabileceği kadar büyüktü.
- Hamakta öne ve arkaya sallanarak hissetmenin keyfini çıkardı.
- Kamp gezimize hamak aldık ve iki ağaç arasına kurduk.
- Hamaklar tembel yaz öğleden sonraları için mükemmeldir.
- Hamak yumuşak, rahat bir kumaştan yapılmıştı.
- Hamakta hafif sallanma ile sakinleştirilerek uykuya daldı.
- Hamak öğleden sonraları şekerleme yapmak için popüler bir noktaydı.
- Plajda iki palmiye arasına hamak astık.
- Saatlerce hamakta uzanarak, bulutları izledim.
- Hamak o kadar rahattı ki neredeyse uyuyakaldı.
- Karavan gezimize hamak getirdik ve kamp alanında kurduk.
- Hamaklar uyumak, dinlenmek veya takılmak için kullanılabilir.
- O, ağaçlarda cıvıldayan kuşları dinleyerek hamakta uzandı.
- Hamak, kitap okumak ve taze hava keyfi için mükemmel bir yer sağladı.
Hemen Yorum Yaz