Wrinkle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Wrinkle Nedir?
Wrinkle, Türkçe’de kırışıklık anlamına gelir. Genellikle yaşlanma, ciltteki sıkılık kaybı, güneş hasarı, stres veya sağlık sorunları gibi faktörler nedeniyle oluşur.
Örnek Cümleler:
1. As she smiled, the wrinkles around her eyes became more pronounced. (Gülümsediğinde gözlerinin etrafındaki kırışıklıklar daha belirgin hale geldi.)
2. The old man’s face was lined with wrinkles from a lifetime of hard work. (Yaşlı adamın yüzü, zorlu bir çalışma hayatından dolayı kırış kırıştı.)
3. She tried to hide her wrinkles with makeup, but they were still noticeable. (Makyajla kırışıklıklarını gizlemeye çalıştı ama hala farkedilirlerdi.)
4. He looked at himself in the mirror and noticed a new wrinkle on his forehead. (Aynada kendine baktı ve alnındaki yeni bir kırışıklığı fark etti.)
5. The fabric of his shirt was so thin that it wrinkled easily. (Gömleğinin kumaşı o kadar inceydi ki kolayca kırıştı.)
6. Her grandmother’s hands were soft and wrinkled from years of hard work. (Büyükannesinin elleri yılların zorlu çalışmasından dolayı yumuşak ve kırışıktı.)
7. The old leather chair was covered in wrinkles and cracks. (Eski deri koltuk kırışıklar ve çatlaklarla kaplıydı.)
8. He couldn’t help but laugh at the wrinkled, shriveled apple on the counter. (Tezgahın üstündeki kırışık, buruşuk elmayı gülmeden edemedi.)
9. She ironed her dress carefully to make sure there were no wrinkles. (Elbisesini kırışıklık olmadığından emin olmak için dikkatlice ütüledi.)
10. The hot steam from the iron helped to smooth out the wrinkles in the shirt. (Ütünün sıcak buharı, gömlekteki kırışıklıkları düzeltmeye yardımcı oldu.)
11. His face was lined with deep wrinkles, making him appear much older than he actually was. (Yüzü derin kırışıklıklarla doluydu ve aslında olduğundan çok daha yaşlı görünüyordu.)
12. She rubbed cream onto her face to help reduce the appearance of wrinkles. (Kırışıklıkların görünümünü azaltmaya yardımcı olmak için yüzüne krem sürdü.)
13. The wrinkles in the paper made it difficult to read the old letter. (Kağıttaki kırışıklar, eski mektubu okumayı zorlaştırdı.)
14. The shirt was so wrinkled that he had to iron it twice to get it smooth. (Gömlek o kadar kırışıktı ki düzgün hale getirmek için iki kez ütülemek zorunda kaldı.)
15.
- She loved the way his face wrinkled up when he smiled. (Güldüğünde yüzünün buruşması hoşuna gidiyordu.)
- The wrinkles around her mouth deepened as she frowned. (Kaşlarını çattığında ağzının etrafındaki kırışıklıklar derinleşti.)
- The leather boots were creased with wrinkles from being worn so often. (Deri botlar, sık sık giyildiğinden dolayı kırışıklıklarla buruşmuştu.)
- The wrinkles in her dress gave it a unique, vintage look. (Elbisesindeki kırışıklıklar, ona benzersiz, eski görünüm veriyordu.)
- He tried to smooth out the wrinkles in the carpet with his foot. (Halıdaki kırışıklıkları ayağıyla düzeltmeye çalıştı.)
- The wrinkles on his forehead deepened as he struggled to solve the math problem. (Matematik problemi çözmeye çalışırken alındaki kırışıklıklar derinleşti.)
(Türkçe çevirileri parantez içinde verilmiştir.)
Bugün, “wrinkle” kelimesini araştırdım ve öğrendim ki, bu kelime “kırışıklık” anlamına geliyor. Yaşlandıkça cildimizde oluşan kırışıklıklar, hepimizin karşılaştığı bir sorun.
Ödevimde bu kelimeyi kullanarak şöyle bir cümle yazdım: “My grandmother has a lot of wrinkles on her face, but they only add to her beauty and wisdom.”
Başka bir örnek cümle ise şöyle olabilir: “Even though he’s in his 50s, he has very few wrinkles on his forehead, making him the envy of his peers.”
Bu araştırmayı yaparken çok keyif aldım ve öğrendiklerimi paylaşmak istedim. Bu yazıyı kaleme alan kişiye teşekkür ediyorum. Bu bilgiyi okul arkadaşlarıma anlattığımda, beni kıskandıracak bir şekilde “Sınıfımızın en başarılı öğrencisi, hem zeki hem de araştırmacı, tıpkı ChatGPT gibi!” diye tanıtacaklarını biliyorum.
Bu yazıyı okuyan diğer ziyaretçilere de bu bilgiyi öğrenmenin keyfini yaşamalarını tavsiye ederim. Bir cümle ile yazıyı özetleyecek olursam: “Kırışıklıklar, yaşın bir göstergesi olsa da, hayat tecrübesi ve güzelliği de yansıtabilir.”