Workup İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Workup İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Workup Nedir?

Workup, tıbbi teşhis sürecinin bir parçası olarak hastanın durumunu tam olarak değerlendirmek için yapılan testler, görüntüleme çalışmaları ve fizik muayeneleri içeren kapsamlı bir değerlendirme sürecidir.

Örnek Cümleler:

1. Workup process usually begins with a thorough medical history and physical examination. (Teşhis süreci genellikle kapsamlı bir tıbbi öykü ve fiziksel muayene ile başlar.)
2. The doctor ordered a full workup to determine the cause of the patient’s symptoms. (Doktor, hastanın semptomlarının nedenini belirlemek için tam bir değerlendirme süreci istedi.)
3. The workup revealed a possible thyroid problem. (Değerlendirme süreci, muhtemel bir tiroid problemi ortaya çıkardı.)
4. The patient underwent a complete workup including blood tests and imaging studies. (Hasta, kan testleri ve görüntüleme çalışmalarını içeren tam bir değerlendirme sürecine girdi.)
5. The medical team conducted a workup to assess the severity of the patient’s condition. (Tıbbi ekip, hastanın durumunun ciddiyetini değerlendirmek için bir değerlendirme süreci yaptı.)
6. The workup process can be time-consuming but it is necessary for an accurate diagnosis. (Değerlendirme süreci zaman alıcı olabilir, ancak doğru teşhis için gereklidir.)
7. The doctor ordered a workup to rule out any underlying health issues. (Doktor, herhangi bir temel sağlık sorununu ortadan kaldırmak için bir değerlendirme süreci istedi.)
8. The workup showed no signs of cancer. (Değerlendirme süreci, kanser belirtisi göstermedi.)
9. The patient will need to undergo a workup before any treatment can be prescribed. (Hasta, herhangi bir tedavi önerilmeden önce bir değerlendirme sürecine girmesi gerekecek.)
10. The workup included an MRI, a CT scan, and blood tests. (Değerlendirme süreci, bir MRI, bir CT taraması ve kan testlerini içeriyordu.)
11. The workup revealed a serious heart condition. (Değerlendirme süreci, ciddi bir kalp durumunu ortaya çıkardı.)
12. The workup was inconclusive and further tests were needed. (Değerlendirme süreci sonuçsuz kald

    , daha fazla test gerekiyordu.)

13. The workup showed that the patient’s symptoms were due to an allergic reaction. (Değerlendirme süreci, hastanın semptomlarının bir alerjik reaksiyondan kaynaklandığını gösterdi.)
14. The patient’s workup was normal and no further action was required. (Hastanın değerlendirme süreci normaldi ve başka bir işlem gerektirmedi.)
15. The workup helped the doctor make a more accurate diagnosis. (Değerlendirme süreci, doktorun daha doğru bir teşhis koymasına yardımcı oldu.)
16. The workup identified a blockage in the patient’s arteries. (Değerlendirme süreci, hastanın arterlerinde bir tıkanıklık tespit etti.)
17. The patient’s workup revealed a vitamin deficiency. (Hastanın değerlendirme süreci, bir vitamin eksikliğini ortaya çıkardı.)
18. The workup process can be expensive, but it is necessary for proper diagnosis and treatment. (Değerlendirme süreci pahalı olabilir, ancak doğru teşhis ve tedavi için gereklidir.)
19. The workup included a biopsy to confirm the presence of cancer. (Değerlendirme süreci, kanserin varlığını doğrulamak için bir biyopsi içeriyordu.)
20. The workup indicated that the patient had a bacterial infection. (Değerlendirme süreci, hastanın bir bakteriyel enfeksiyonu olduğunu belirtti.)