Windowsill İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Windowsill İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Windowsill Nedir?

Windowsill, kelime anlamı olarak pencere pervazı anlamına gelir. Bu kelime, birçok evde veya yapıda pencere kenarlarına yerleştirilen, dikdörtgen veya uzunlamasına bir düzlüktür. Bu düzlük, genellikle ev bitkileri, fotoğraf çerçeveleri veya diğer dekoratif öğeler gibi nesneler için bir yüzey sağlar.

Örnek Cümleler:

  1. My cat loves to sit on the windowsill and watch the birds outside. (Kedim, pencere pervazında oturmayı ve dışarıdaki kuşları izlemeyi sever.)
  2. She placed a vase of fresh flowers on the windowsill. (Taze çiçeklerin bulunduğu bir vazo pencere pervazına yerleştirildi.)
  3. I like to keep my books on the windowsill so I can read them in natural light. (Kitaplarımı pencere pervazında tutmayı seviyorum, böylece doğal ışıkta okuyabilirim.)
  4. The sun streamed in through the open window and warmed the windowsill. (Açık pencereden güneş içeriye sızdı ve pencere pervazını ısıttı.)
  5. She leaned against the windowsill and gazed out at the city skyline. (Pencere pervazına yaslandı ve şehir siluetine baktı.)
  6. He set his coffee cup on the windowsill and opened the window for some fresh air. (Kahve fincanını pencere pervazına koydu ve biraz temiz hava için pencereyi açtı.)
  7. The raindrops fell onto the windowsill and made a soothing sound. (Yağmur damlaları pencere pervazına düştü ve hoş bir ses çıkardı.)
  8. She wiped the dust off the windowsill with a cloth. (Pencere pervazındaki tozu bir bezle sildi.)
  9. The cat knocked over a vase on the windowsill and broke it. (Kedi, pencere pervazındaki bir vazoyu devirdi ve kırdı.)
  10. I like to sit on the windowsill and read a book on a lazy Sunday afternoon. (Tembel bir Pazar öğleden sonra pencere pervazında oturmayı ve kitap okumayı seviyorum.)
  11. The windowsill was decorated with candles for the romantic dinner. (Pencere pervazı romantik yemek için mumlarla süslendi.)
  12. The plant on the windowsill grew tall and healthy with plenty of sunlight. (Pencere pervazındaki bitki, bol güneş ışığı ile uzun ve sağlıklı bir şekilde büyüdü.)
  13. She looked out the window and rested her elbows on the windowsill. (Pencereden dışarı baktı ve dirseklerini pencere pervazına dayadı.)
  14. He saw his reflection in the window as he leaned against the windowsill. (Pencere pervazına yaslandığında yansımasını pencerede gördü.)
  15. The cat knocked a book off the windowsill and onto the floor. (Kedi, pencere pervazındaki bir kit

liği yere devirdi ve yerde düştü.)
16. The windowsill was covered in snow during the winter months. (Kış aylarında pencere pervazı karla kaplıydı.)

  1. She stood on tiptoe to see over the windowsill and into the neighbor’s yard. (Komşunun bahçesine bakmak için pencere pervazından üzerine çıktı.)
  2. The plant on the windowsill needed to be watered regularly to stay healthy. (Pencere pervazındaki bitkinin sağlıklı kalmak için düzenli olarak sulanması gerekiyordu.)
  3. He leaned his head against the windowsill and closed his eyes for a moment. (Başını pencere pervazına yasladı ve bir an için gözlerini kapattı.)
  4. She smiled as she saw her daughter’s drawing displayed proudly on the windowsill. (Kızının çizimini gururla sergilenen pencere pervazını görünce gülümsedi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.