Wilt İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wilt İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wilt Nedir?

Wilt, bitkilerin hastalıklarına ve çevresel faktörlere bağlı olarak yapraklarının solması ve sönmesi durumudur.

Örnek Cümleler:

1. The plant began to wilt after several days without water. (Bitki, su almadan geçen birkaç gün sonra solmaya başladı.)
2. The hot weather caused the flowers to wilt quickly. (Sıcak hava, çiçeklerin hızlı bir şekilde solmasına neden oldu.)
3. The farmer was worried about his crops wilting in the heat. (Çiftçi, tarım ürünlerinin sıcaklık nedeniyle solması konusunda endişeliydi.)
4. The leaves on the tree began to wilt as soon as the disease set in. (Hastalık başladığı anda ağaçtaki yapraklar solmaya başladı.)
5. The bouquet of flowers started to wilt after being left in the sun for too long. (Çiçek buketi, fazla uzun süre güneşte bırakılmasından sonra solmaya başladı.)
6. The lack of nutrients caused the plant to wilt and eventually die. (Besin eksikliği, bitkinin solmasına ve sonunda ölmesine neden oldu.)
7. The wilted leaves were a clear sign that the plant was not receiving enough water. (Solmuş yapraklar, bitkinin yeterli su almadığına dair açık bir işaretti.)
8. The wilt in the crops was caused by a fungal infection. (Tarım ürünlerindeki solgunluk, bir mantar enfeksiyonundan kaynaklandı.)
9. The gardener tried to revive the wilted flowers by giving them extra water. (Bahçıvan, çiçeklere ekstra su vererek solgunluğu yeniden canlandırmaya çalıştı.)
10. The wilting of the leaves was a symptom of a more serious problem with the plant. (Yaprakların solması, bitkiyle ilgili daha ciddi bir sorunun bir belirtisiydi.)
11. The wilted flowers were removed from the vase and thrown away. (Solmuş çiçekler vazodan çıkarıldı ve atıldı.)
12. The heatwave caused many plants in the garden to wilt and die. (Sıcak hava dalgası, bahçedeki birçok bitkinin solmasına ve ölmesine neden oldu.)
13. The wilted plant was given fertilizer to help it recover. (Solmuş bitkiye, toparlanması için gübre verildi.)
14. The wilted stems of the flowers were trimmed before they were put in the vase. (Çiçeklerin solmuş sapları, vazoya konulmadan önce kesildi.)
15. The wilted leaves on the plant were a sign that it needed to be moved to a shadier location. (Bitkideki solmuş yapraklar, daha gölgeli bir yere taşınması gerektiğine işaret etti.)
16. The wilted petals on the rose were a sign that it was past its prime. (Güldeki solmuş yapraklar

, artık en güzel dönemini geçirdiğinin bir işaretiydi.)
17. The wilted lettuce in the fridge had to be thrown away because it was no longer edible. (Buzdolabındaki solmuş marul, artık yenilemez olduğu için atılmak zorunda kaldı.)

18. The wilted appearance of the plant was due to a lack of sunlight. (Bitkinin solgun görünümü, güneş ışığı eksikliğinden kaynaklanıyordu.)
19. The wilted leaves on the tree were a result of the insect infestation. (Ağaçtaki solmuş yapraklar, böcek istilasının bir sonucuydu.)
20. The wilted plant was carefully watered and placed in a shaded area to help it recover. (Solmuş bitki dikkatlice sulandı ve toparlanması için gölgeli bir alana yerleştirildi.)

(Türkçe karşılıklarını içeren örnek cümlelerin yazı rengi kırmızı olarak belirtilmiştir.)