Whittle Down İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Whittle Down İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Whittle Down Nedir?

Whittle down İngilizce bir deyim olup, azaltmak, küçültmek, yavaş yavaş ortadan kaldırmak anlamlarına gelir.

Whittle Down İle İlgili 20 Örnek Cümle:

  1. She managed to whittle down her expenses and save some money. (Harcamalarını azaltmayı başardı ve biraz para biriktirdi.)
  2. He is trying to whittle down his workload by delegating tasks. (Görevleri devrederek iş yükünü azaltmaya çalışıyor.)
  3. The company needs to whittle down its workforce to remain profitable. (Şirketin karlılığını sürdürmek için iş gücünü azaltması gerekiyor.)
  4. I need to whittle down my possessions and get rid of some things. (Eşyalarımı azaltmam ve bazı şeylerden kurtulmam gerekiyor.)
  5. We need to whittle down the guest list for the wedding. (Düğün için misafir listemizi azaltmamız gerekiyor.)
  6. The coach is trying to whittle down the team to the best players. (Antrenör, takımı en iyi oyunculara indirmeye çalışıyor.)
  7. He slowly whittled down the pile of papers on his desk. (Masasındaki kağıt yığınını yavaş yavaş azalttı.)
  8. The company is planning to whittle down its product line to focus on the most profitable items. (Şirket, en karlı ürünlere odaklanmak için ürün yelpazesini azaltmayı planlıyor.)
  9. The politician promised to whittle down government spending if elected. (Seçilirse hükümet harcamalarını azaltacağına söz verdi.)
  10. She whittled down the ingredients to the bare essentials for the recipe. (Tarif için malzemeleri en temel olanlara indirdi.)
  11. The team needs to whittle down their mistakes if they want to win the game. (Oyunu kazanmak istiyorlarsa takım hatalarını azaltması gerekiyor.)
  12. The author had to whittle down the novel to meet the publisher’s word count requirement. (Yayıncının kelime sayısı gereksinimini karşılamak için yazar romanı azaltmak zorunda kaldı.)
  13. She whittled down the list of potential candidates to a handful of the most qualified. (Potansiyel adaylar listesini en uygun birkaç kişiye indirdi.)
  14. The company’s profits were whittled down by the cost of materials. (Şirketin karı, malzeme maliyetleri tarafından azaltıldı.)
  15. The team captain tried to whittle down the tension among the players. (Takım kaptanı, oyuncular arasındaki gerginliği azaltmaya çalıştı.)
  16. She slowly whittled down her opponent’s lead in the race. (Yarıştaki rakibinin önde olan farkını yavaş yavaş azalttı.)
  17. The teacher had to whittle down the lesson plan to

fit within the class period. (Öğretmen ders planını ders süresi içinde sığdırmak için azaltmak zorunda kaldı.)
18. The company is looking to whittle down its debt by selling off assets. (Şirket, varlıklarını satışa çıkararak borcunu azaltmaya çalışıyor.)

  1. He needs to whittle down his choices and make a decision. (Seçeneklerini azaltması ve bir karar vermesi gerekiyor.)
  2. The artist had to whittle down his ideas to fit within the limited exhibition space. (Sanatçı, sınırlı sergi alanına sığdırmak için fikirlerini azaltmak zorunda kaldı.)

(Türkçe karşılıklar kalın ve siyah yazılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.