Weirdo İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Weirdo İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Weirdo Nedir?

Weirdo, Türkçe’de “tuhaf, garip, anormal” gibi anlamlara gelen bir kelime. Genellikle başka insanlar tarafından kabul edilmeyen davranışları ve düşünceleri olan kişileri ifade etmek için kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. John is a weirdo. He collects and categorizes different types of insects. (John tuhaf biri. Farklı böcek türlerini toplayıp sınıflandırıyor.)
2. My neighbor is a weirdo. He talks to his plants and believes they can hear him. (Komşum tuhaf biri. Bitkilerine konuşur ve onların kendisini duyabileceğine inanır.)
3. She’s a bit of a weirdo, but I like her. (O biraz tuhaf, ama ben seviyorum.)
4. That guy over there is a total weirdo. He always wears a cape and a fedora. (Şu orada duran adam tam bir tuhaf. Daima bir pelerin ve bir fedora takar.)
5. Don’t be a weirdo and just follow the rules like everyone else. (Tuhaf olma ve sadece herkes gibi kurallara uyun.)
6. She’s a total weirdo when it comes to food. She likes to put ketchup on everything. (Yemek konusunda tam bir tuhaf. Her şeyin üzerine ketçap koymayı seviyor.)
7. I don’t like that guy, he’s such a weirdo. He always stares at me. (O adamı sevmiyorum, o kadar tuhaf ki. Daima bana dik dik bakıyor.)
8. The party was full of weirdos in costumes. (Parti, kostümlü tuhaf insanlarla doluydu.)
9. He’s a weirdo because he never leaves his house. (O tuhaf biri, çünkü evinden hiç çıkmaz.)
10. The new guy in our office is a bit of a weirdo. He talks to himself and makes weird noises. (Ofisteki yeni adam biraz tuhaf. Kendi kendine konuşur ve tuhaf sesler çıkarır.)
11. The town has a lot of weirdos who claim to have seen UFOs. (Kasabada UFO gördüklerini iddia eden bir sürü tuhaf insan var.)
12. She’s a bit of a weirdo because she collects dolls and treats them like they’re real. (Biraz tuhaf çünkü bebekler toplar ve onları gerçekmiş gibi davranır.)
13. That guy is a weirdo because he never takes off his sunglasses, even indoors. (O adam tuhaf, çünkü içeride bile güneş gözlüğünü çıkarmaz.)
14. Don’t be such a weirdo and just eat your vegetables. (Tuhaf olma ve sadece sebzelerini ye.)
15. The movie was full of weirdos and monsters. (Film, tuhaf ve canavarlarla doluydu.)
16. She’s a weirdo because she always wears mismatched socks. (O tuhaf biri, çünkü daima uy

umsuz çoraplar giyer.)
17. I don’t know why he always wears a hat, even in the shower. He’s a weirdo. (Neden her zaman şapka takar bilmiyorum, hatta duşta bile. O tuhaf.)

18. The artist is a bit of a weirdo. He paints with his feet instead of his hands. (Sanatçı biraz tuhaf. Elleri yerine ayaklarıyla boyama yapar.)
19. She’s a weirdo because she collects teeth. (Diş topladığı için o biraz tuhaf.)
20. That guy is a weirdo because he only eats green foods. (O adam tuhaf, çünkü sadece yeşil yiyecekler yer.)

(Türkçe çeviriler kalın ve mavi renkli yazılmıştır.)