Weariness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Weariness İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Weariness Nedir?

Weariness, yorgunluk, bitkinlik ve aşırı yorgunluk hissi gibi duyguları ifade eden bir kelime olarak kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. After a long day at work, I feel a great weariness in my body. (Uzun bir iş gününden sonra, vücudumda büyük bir yorgunluk hissederim.)

  2. The weariness of the journey was starting to get to him. (Yolculuğun yorgunluğu ona etmeye başlamıştı.)

  3. She looked at me with weariness in her eyes. (Gözlerinde yorgunlukla bana baktı.)

  4. His weariness showed in the way he moved. (Yorgunluğu, hareketlerinde belli oluyordu.)

  5. I was overcome with weariness and fell asleep immediately. (Yorgunluktan sarhoş oldum ve hemen uyudum.)

  6. The weariness of the day was starting to show on her face. (Günün yorgunluğu yüzünde görünmeye başlamıştı.)

  7. His weariness was understandable, given the long hours he had been working. (Çalışma saatlerinin uzunluğu göz önüne alındığında, yorgunluğu anlaşılabilir bir durumdu.)

  8. She tried to hide her weariness, but her eyes betrayed her. (Yorgunluğunu gizlemeye çalıştı, ama gözleri onu ele verdi.)

  9. I could sense the weariness in her voice as she spoke. (Konuşurken, sesindeki yorgunluğu hissedebiliyordum.)

  10. The weariness in his body made it difficult for him to concentrate. (Vücudundaki yorgunluk, konsantre olmasını zorlaştırdı.)

  11. She sighed with weariness and leaned back in her chair. (Yorgunluktan içini çekti ve sandalyesine yaslandı.)

  12. The weariness of the long journey was worth it when they arrived at their destination. (Uzun yolculuğun yorgunluğu, hedeflerine varınca karşılandı.)

  13. He couldn’t keep his eyes open due to the weariness. (Yorgunluktan gözlerini açık tutamadı.)

  14. The weariness of the night shift was taking its toll on his health. (Gece vardiyasının yorgunluğu sağlığına zarar vermeye başlamıştı.)

  15. I could feel the weariness creeping up on me as the day went on. (Gün ilerledikçe yorgunluğun üzerime çöktüğünü hissedebiliyordum.)

  16. The weariness in her voice was a clear sign that she needed some rest. (Sesindeki yorgunluk, dinlenmeye ihtiyacı olduğunun açık bir işaretiydi.)

  17. He tried to fight off the weariness, but it was too strong. (Yorgunluğu yenmeye çalıştı, ama çok güçlüydü

  1. The weariness of the long winter was starting to wear on his spirits. (Uzun kışın yorgunluğu, ruh halini olumsuz etkilemeye başlamıştı.)

  2. Despite his weariness, he pushed through and finished the project on time. (Yorgunluğuna rağmen, projeyi zamanında bitirmek için mücadele etti.)

  3. She felt a sense of weariness and dread as she thought about the long day ahead of her. (Uzun bir günün kendisini beklediğini düşünerek, yorgunluk ve korku hissetti.)

Türkçe Karşılıkları:

  1. Uzun bir iş gününden sonra, vücudumda büyük bir yorgunluk hissederim.

  2. Yolculuğun yorgunluğu ona etmeye başlamıştı.

  3. Gözlerinde yorgunlukla bana baktı.

  4. Yorgunluğu, hareketlerinde belli oluyordu.

  5. Yorgunluktan sarhoş oldum ve hemen uyudum.

  6. Günün yorgunluğu yüzünde görünmeye başlamıştı.

  7. Çalışma saatlerinin uzunluğu göz önüne alındığında, yorgunluğu anlaşılabilir bir durumdu.

  8. Yorgunluğunu gizlemeye çalıştı, ama gözleri onu ele verdi.

  9. Konuşurken, sesindeki yorgunluğu hissedebiliyordum.

  10. Vücudundaki yorgunluk, konsantre olmasını zorlaştırdı.

  11. Yorgunluktan içini çekti ve sandalyesine yaslandı.

  12. Uzun yolculuğun yorgunluğu, hedeflerine varınca karşılandı.

  13. Yorgunluktan gözlerini açık tutamadı.

  14. Gece vardiyasının yorgunluğu sağlığına zarar vermeye başlamıştı.

  15. Gün ilerledikçe yorgunluğun üzerime çöktüğünü hissedebiliyordum.

  16. Sesindeki yorgunluk, dinlenmeye ihtiyacı olduğunun açık bir işaretiydi.

  17. Yorgunluğu yenmeye çalıştı, ama çok güçlüydü.

  18. Uzun kışın yorgunluğu, ruh halini olumsuz etkilemeye başlamıştı.

  19. Yorgunluğuna rağmen, projeyi zamanında bitirmek için mücadele etti.

  20. Uzun bir günün kendisini beklediğini düşünerek, yorgunluk ve korku hissetti.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.