War İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

War İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Savaş

Savaş, iki veya daha fazla ülke, topluluk veya grup arasındaki düşmanlığı ve şiddeti içeren çatışma anlamına gelir.

Örnek cümleler:

1. War is a devastating event that causes immeasurable damage to countries and people. (Savaş, ülkelere ve insanlara ölçülemeyecek kadar büyük zararlar veren yıkıcı bir olaydır.)
2. The war between the two nations lasted for several years and caused the loss of many lives. (İki ülke arasındaki savaş, birkaç yıl boyunca sürdü ve birçok insanın hayatını kaybetmesine neden oldu.)
3. The world has seen many devastating wars that have resulted in the loss of millions of lives. (Dünya, milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine neden olan birçok yıkıcı savaş gördü.)
4. The government declared war on terrorism and vowed to do everything in its power to stop it. (Hükümet, terörizme karşı savaş ilan etti ve onu durdurmak için gücünün yettiği her şeyi yapacağını söz verdi.)
5. Many soldiers lost their lives in the war and their sacrifice will never be forgotten. (Birçok asker, savaş sırasında hayatını kaybetti ve onların fedakarlığı asla unutulmayacak.)
6. The war had a profound impact on the country’s economy and it took years to recover. (Ülkenin ekonomisi üzerinde derin bir etkiye sahip olan savaş, iyileşmek için yıllar aldı.)
7. The United Nations was created to promote peace and prevent wars between nations. (Birleşmiş Milletler, ülkeler arasında barışı teşvik etmek ve savaşları önlemek için kuruldu.)
8. The soldiers were trained to fight in the war and they were willing to risk their lives for their country. (Askerler, savaşta savaşmak için eğitildiler ve ülkeleri için hayatlarını riske atmayı göze aldılar.)
9. The war left many families without fathers, husbands, and sons, and the pain still lingers. (Savaş, birçok aileyi babasız, kocasız ve oğulsuz bıraktı ve acı hala

sürüyor.)
10. The war caused widespread destruction and forced many people to flee their homes. (Savaş, yaygın yıkıma neden oldu ve birçok insanı evlerinden kaçmaya zorladı.)

11. The world leaders gathered to discuss how to prevent another war from happening. (Dünya liderleri, başka bir savaşın yaşanmasını nasıl önleyeceklerini tartışmak için bir araya geldiler.)
12. The soldiers fought bravely in the war and their heroism will never be forgotten. (Askerler, savaşta cesurca savaştılar ve kahramanlıkları asla unutulmayacak.)
13. The war led to the development of new technologies and weapons that changed the course of history. (Savaş, tarihin seyrini değiştiren yeni teknolojiler ve silahların geliştirilmesine yol açtı.)
14. The civilians suffered the most in the war, and their lives were never the same again. (Sivil halk, savaşta en çok acı çekenlerdi ve hayatları artık asla aynı olmadı.)
15. The soldiers returned home from the war with physical and emotional scars that would last a lifetime. (Askerler, ömür boyu sürecek fiziksel ve duygusal izlerle savaştan eve döndüler.)
16. The war caused a humanitarian crisis and many people were left without food, shelter, or medical care. (Savaş, bir insani krize neden oldu ve birçok insan yiyecek, barınak veya tıbbi bakım olmadan kaldı.)
17. The world was shocked by the brutality of the war and vowed to never let it happen again. (Dünya, savaşın acımasızlığıyla şok oldu ve bir daha yaşanmasına izin vermeyecekleri konusunda ant içti.)
18. The veterans of the war were honored for their service and sacrifice. (Savaşın gazileri, hizmetleri ve fedakarlıkları için onurlandırıldılar.)
19. The countries signed a peace treaty to put an end to the war and start the process of rebuilding. (Ülkeler, savaşa son vermek ve yeniden yapılanma sürecini başlatmak için bir barış antlaşması imzaladılar.)
20. The children of the