Wack İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Wack Nedir?
Wack kelimesi, genellikle “çılgın”, “garip” veya “saçma” anlamlarında kullanılır.
Örnek cümleler:
- That movie was so wack, I couldn’t even finish watching it. (O film çok saçmaydı, izlemeyi bile bitiremedim.)
- He’s always coming up with these wack ideas that never work. (O, her zaman çalışmayan saçma fikirlerle ortaya çıkıyor.)
- I don’t know why you like that wack music. (Neden o saçma müziği sevdiğini bilmiyorum.)
- That outfit is wack, you should change. (O kıyafet saçma, değiştirmelisin.)
- I thought the art exhibit was going to be cool, but it was wack. (Sanat sergisinin harika olacağını düşünmüştüm, ama saçmaydı.)
- That party was wack, nobody was dancing. (O parti saçmaydı, kimse dans etmiyordu.)
- His sense of humor is so wack, nobody ever laughs at his jokes. (Onun mizah anlayışı çok saçma, kimse şakalarına gülmüyor.)
- I can’t believe you spent so much money on that wack haircut. (O saçma saç kesimine bu kadar para harcadığına inanamıyorum.)
- The new restaurant in town was wack, the food was terrible. (Şehirdeki yeni restoran saçmaydı, yemekleri berbattı.)
- I don’t know why you’re friends with him, he’s wack. (Neden onunla arkadaşsın bilmiyorum, saçma biri.)
- That joke was so wack, I didn’t even crack a smile. (O şaka o kadar saçmaydı ki, bile gülemedim.)
- I can’t believe you like that wack TV show. (O saçma televizyon programını sevdiğine inanamıyorum.)
- This assignment is wack, I don’t even know where to start. (Bu ödev saçma, nereden başlayacağımı bile bilmiyorum.)
- That band’s music is so wack, I can’t even listen to it. (O
müzik grubunun müziği o kadar saçma ki, dinleyemiyorum.)
15. The plot of that movie was wack, it made no sense. (O filmin konusu saçmaydı, hiçbir anlamı yoktu.)
- I don’t want to go to that party, it’s always wack. (O partiye gitmek istemiyorum, her zaman saçma oluyor.)
- I tried that new restaurant, but the food was wack. (O yeni restoranda denedim ama yemekleri saçmaydı.)
- The ending of that book was so wack, it ruined the whole story. (O kitabın sonu o kadar saçmaydı ki, tüm hikayeyi mahvetti.)
- Why are you wearing those wack shoes with that outfit? (Neden o kıyafetle o saçma ayakkabıları giyiyorsun?)
- The lyrics to that song are so wack, they don’t even make sense. (O şarkının sözleri o kadar saçmaydı ki, hiçbir anlam ifade etmiyorlar.)
Hemen Yorum Yaz