Verdant İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Verdant İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Verdant Nedir?

Verdant, yeşil, verimli ve canlı anlamlarına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. The verdant trees sway gently in the breeze. (Yeşil ağaçlar hafifçe esen rüzgarda sallanıyor.)
  2. The verdant fields stretched out as far as the eye could see. (Verimli tarlalar gözün görebileceği kadar uzanıyordu.)
  3. The garden was a verdant oasis in the middle of the city. (Bahçe, şehrin ortasında yeşil bir vaha gibiydi.)
  4. The verdant hills were dotted with wildflowers. (Yeşil tepeler, yabani çiçeklerle doluydu.)
  5. The park was a verdant paradise for joggers and picnickers. (Park, koşucular ve piknikçiler için yeşil bir cennetti.)
  6. The verdant meadow was home to a variety of wildlife. (Verimli çayır, çeşitli yaban hayatının eviydi.)
  7. The verdant forests are being threatened by deforestation. (Yeşil ormanlar, ormancılıkla tehdit altındadır.)
  8. The verdant landscape was breathtakingly beautiful. (Verimli manzara nefes kesici derecede güzeldi.)
  9. The verdant pastures provided ample grazing for the cows. (Verimli otlaklar, inekler için bol otlama sağladı.)
  10. The verdant vineyards produce some of the finest wines in the region. (Verimli bağlar, bölgedeki en iyi şarapları üretir.)
  11. The verdant leaves of the plants shimmered in the sunlight. (Bitkilerin yeşil yaprakları güneşte parıldıyordu.)
  12. The verdant valleys were dotted with small villages. (Verimli vadiler küçük köylerle doluydu.)
  13. The verdant lawns were perfect for a game of croquet. (Verimli çimler kroket oynamak için mükemmeldi.)
  14. The verdant forest was filled with the sounds of birds singing. (Yeşil orman kuşların şarkılarıyla doluydu.)
  15. The verdant gardens were meticulously maintained by the groundskeepers. (Bahçeler, bahçıvanlar tarafından titizlikle korunuyordu.)
  16. The verdant fields were ripe with harvestable crops. (Verimli tarlalar hasat edilebilir ürünlerle doluydu.)
  17. The verdant hillsides were covered in a blanket of wildflowers. (Yeşil yamaçlar yaban çiçekleri örtüsüyle kaplıydı.)
  18. The verdant meadows were home to grazing sheep. (Verimli çayırlar otlayan koyunların eviydi.)
  19. The verdant landscape was the perfect setting for a romantic picnic. (Verimli manzara romantik bir piknik için mükemmel bir ortamdı.)
  20. The verdant forests provided a cool respite from the summer heat. (Yeşil ormanlar, yaz sıcağından serin bir mola sağladı.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. Yeşil
  2. Verimli
  3. Yeşil
  4. Yeşil
  5. Yeşil
  6. Verimli
  7. Yeşil
  8. Nefes kesici güzellikte
  9. Verimli
  10. Verimli
  11. Yeşil
  12. Verimli
  13. Verimli
  14. Yeşil
  15. Yeşil
  16. Verimli
  17. Yeşil
  18. Verimli
  19. Romantik
  20. Serin

Nota bene: Türkçe karşılıklar, cümlelerin bağlamına göre değişebilir ve farklı anlamlar taşıyabilir. Yukarıdaki örneklerde verilen Türkçe karşılıklar, cümlelerin genel anlamını yansıtmaktadır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.