Upswing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Upswing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Upswing Nedir?

Upswing, yükseliş anlamına gelen bir İngilizce kelime olarak kullanılır. Bir şeyin ivme kazanarak yükselişe geçmesi ya da bir trendin yukarı yönlü olması gibi durumları ifade etmek için kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. The stock market is experiencing an upswing due to positive economic data. (Olumlu ekonomik veriler nedeniyle borsa yükseliş yaşamaktadır.)
2. After a slow start, the team is on an upswing and has won their last five games. (Yavaş bir başlangıçtan sonra takım yükselişte ve son beş maçını kazandı.)
3. The upswing in tourism has been great for the local economy. (Turizmdeki yükseliş yerel ekonomi için harika oldu.)
4. The singer’s career is on an upswing since she released her latest album. (Şarkıcının kariyeri son albümünü yayınladığından beri yükselişte.)
5. The company’s profits are on an upswing this quarter. (Şirketin bu çeyrekteki karı yükselişte.)
6. The city has seen an upswing in construction projects lately. (Şehir son zamanlarda inşaat projelerinde bir yükseliş gördü.)
7. The upswing in the stock market has led to increased investor confidence. (Borsadaki yükseliş yatırımcı güveninde artışa neden oldu.)
8. The tech industry is experiencing an upswing with the rise of new technologies. (Yeni teknolojilerin yükselişi ile teknoloji endüstrisi bir yükseliş yaşamaktadır.)
9. The team’s upswing in performance has resulted in them making the playoffs. (Takımın performansındaki yükseliş onların play-off’lara gitmelerine neden oldu.)
10. The upswing in the housing market has resulted in higher home prices. (Konut piyasasındaki yükseliş daha yüksek ev fiyatlarına neden oldu.)
11. The economy is on an upswing after a period of recession. (Durgunluk döneminden sonra ekonomi yükselişte.)
12. The upswing in the fashion industry is due to the popularity of sustainable fashion. (Moda endüstrisindeki yükseliş sürdürülebilir moda popülerliğine bağlıdır.)
13. The team’s upswing in morale has led to better teamwork and communication. (Takımın moralindeki yükseliş daha iyi takım çalışması ve iletişime neden oldu.)
14. The upswing in the number of people exercising regularly has led to a decrease in obesity rates. (Düzenli egzersiz yapan insan sayısındaki yükseliş obezite oranlarının azalmasına neden oldu.)
15. The company’s upswing in sales has led to them expanding their product line. (Şirketin satışlarındaki yükseliş ürün yelpazesini

genişletmelerine neden oldu.)
16. The upswing in online shopping has resulted in the closure of many brick and mortar stores. (Online alışverişteki yükseliş birçok fiziksel mağazanın kapanmasına neden oldu.)

17. The upswing in renewable energy usage is great news for the environment. (Yenilenebilir enerji kullanımındaki yükseliş çevre için harika bir haber.)
18. The upswing in interest rates has led to higher mortgage payments for homeowners. (Faiz oranlarındaki yükseliş ev sahipleri için daha yüksek kredi ödemelerine neden oldu.)
19. The company’s upswing in revenue has allowed them to hire more employees. (Şirketin gelirlerindeki yükseliş onların daha fazla çalışanı işe almasına izin verdi.)
20. The upswing in global trade has resulted in increased competition for domestic businesses. (Küresel ticaretteki yükseliş yerli işletmeler için artan rekabete neden oldu.)