Upstage İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Upstage İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Upstage Nedir?

Upstage kelimesi tiyatro ve performans sanatlarındaki bir terimdir ve sahne üzerindeki yüksekliği veya arkada kalan alana işaret eder. Bu alanda sahne arkası, perdeler ve sahne ışıkları bulunur. Performans sırasında, oyuncuların sahne önündeki alanı kullanmasını engelleyen bir bariyer olarak da kullanılabilir.

Örnek Cümleler:

1. The lead actor always tries to upstage his co-stars. (Başrol oyuncusu her zaman diğer oyuncuları gölgede bırakmaya çalışır.)
2. The director instructed the actors to avoid upstaging each other. (Yönetmen, oyunculara birbirlerini gölgede bırakmamalarını söyledi.)
3. The actress was frustrated because she felt like her co-star was always trying to upstage her. (Oyuncu, diğer oyuncunun kendisini her zaman gölgede bırakmaya çalıştığını hissettiği için hayal kırıklığına uğradı.)
4. The set designer created a beautiful backdrop for the upstage area. (Dekor tasarımcısı, sahne arkası için güzel bir arka plan oluşturdu.)
5. The lighting technician adjusted the upstage lights to create a moody atmosphere. (Işık teknisyeni, duygusal bir atmosfer oluşturmak için sahne arkası ışıklarını ayarladı.)
6. The dancers moved gracefully across the stage, making use of both the upstage and downstage areas. (Dansçılar, sahnenin hem önündeki hem de arkasındaki alanları kullanarak zarif bir şekilde hareket ettiler.)
7. The upstage area was left completely dark to create a sense of mystery. (Sahne arkası tamamen karanlık bırakıldı, bir gizem hissi oluşturmak için.)
8. The actor’s performance was so powerful that he completely upstaged the rest of the cast. (Oyuncunun performansı o kadar etkileyiciydi ki diğer oyuncuları tamamen gölgede bıraktı.)
9. The choreographer incorporated the upstage area into the dance routine to create a sense of depth. (Koreograf, dans rutinine derinlik hissi oluşturmak için sahne arkası alanını dahil etti.)
10. The director used the upstage area to reveal a surprise entrance by a new character. (Yönetmen, yeni bir karakterin sürpriz girişini ortaya çıkarmak için sahne arkası alanını kullandı.)
11. The stage crew quickly moved the props to the upstage area during the set change. (Sahne ekibi, dekor değişikliği sırasında malzemeleri hızla sahne arkası alanına taşıdı.)
12. The audience’s attention was drawn to the upstage area by a sudden burst of light. (Aniden gelen bir ışık patlamasıyla seyircilerin dikkati sahne arkası alanına çekildi.)
13. The upstage area was used for the orchestra during the musical numbers

14. The actor made a quick exit offstage, disappearing into the upstage darkness. (Oyuncu, hızlı bir şekilde sahneden çıkarak sahne arkasındaki karanlığa kayboldu.)
15. The upstage area was transformed into a spooky forest for the Halloween-themed play. (Halloween temasıyla sahnelenen oyunda, sahne arkası alanı ürkütücü bir ormana dönüştürüldü.)
16. The director used the upstage area to create a visual contrast between two different settings. (Yönetmen, iki farklı sahne arasında görsel bir kontrast oluşturmak için sahne arkası alanını kullandı.)
17. The props department created a giant moon to hang in the upstage area for the space-themed play. (Uzay temasıyla sahnelenen oyunda, dekor bölümü sahne arkası alanına asılacak dev bir ay oluşturdu.)
18. The actors rehearsed their fight scene on the upstage area to avoid damaging the main stage. (Oyuncular, ana sahneyi zarar vermekten kaçınmak için kavga sahnelerini sahne arkası alanında prova ettiler.)
19. The upstage area was decorated with a beautiful mural for the production of “The Lion King”. (Aslan Kralı’nın sahnelenmesinde, sahne arkası alanı güzel bir duvar resmiyle dekore edildi.)
20. The sound technician positioned the speakers in the upstage area to create a surround sound effect. (Ses teknisyeni, çevresel ses efekti oluşturmak için hoparlörleri sahne arkası alanına yerleştirdi.)