Unpredictable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unpredictable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unpredictable Nedir?

Unpredictable, öngörülemez anlamına gelen bir sıfattır. Bir olayın veya durumun tahmin edilemez veya öngörülemeyen olduğunu ifade etmek için kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. The weather in this region is completely unpredictable. (Bu bölgedeki hava tamamen öngörülemez.)
  2. His behavior can be unpredictable at times. (Davranışı bazen öngörülemez olabilir.)
  3. The outcome of the match was unpredictable until the very end. (Maçın sonucu son ana kadar öngörülemezdi.)
  4. Investing in the stock market is unpredictable. (Borsaya yatırım yapmak öngörülemezdir.)
  5. The future is unpredictable, so it’s best to be prepared for anything. (Gelecek öngörülemez, bu yüzden her şeye hazırlıklı olmak en iyisidir.)
  6. The effects of the new drug are unpredictable. (Yeni ilacın etkileri öngörülemez.)
  7. The economy is very unpredictable these days. (Ekonomi bu günlerde çok öngörülemez.)
  8. The outcome of the election is unpredictable. (Seçimlerin sonucu öngörülemez.)
  9. The behavior of wild animals can be unpredictable. (Yabani hayvanların davranışı öngörülemez olabilir.)
  10. The stock market is always unpredictable and volatile. (Borsa her zaman öngörülemez ve değişkendir.)
  11. The unpredictability of the situation made everyone nervous. (Durumun öngörülemezliği herkesi sinirlendirdi.)
  12. His moods are unpredictable and change rapidly. (Onun ruh hali öngörülemez ve hızla değişiyor.)
  13. The weather forecast can be unpredictable and sometimes inaccurate. (Hava tahminleri öngörülemez ve bazen doğru değildir.)
  14. The outcome of the experiment was unpredictable, but it yielded interesting results. (Deneyin sonucu öngörülemezdi, ancak ilginç sonuçlar verdi.)
  15. The unpredictable behavior of the child made it difficult for the teacher to manage the class. (Çocuğun öngörülemez davranışı, öğretmenin sınıfı yönetmesini zorlaştırdı.)
  16. The stock market crash was unpredictable and caused widespread panic. (Borsa çöküşü öngörülemezdi ve geniş çapta panik yarattı.)
  17. The unpredictability of the weather in this region can make it challenging for farmers. (Bu bölgedeki hava durumunun öngörülemezliği, çiftçiler için zorlayıcı olabilir.)
  18. The unpredictability of the situation made it difficult to plan for the future. (Durumun öngörülemezliği gelecek için plan yapmayı zorlaştırdı.)
  19. The stock market is an unpredictable beast that can be difficult to tame. (Borsa, zor kontrol edilebilen öngörülemeyen bir canlıdır.)
  20. The unpredictable nature of

the virus has made it difficult for governments to contain its spread. (Virüsün öngörülemeyen doğası, hükümetlerin yayılmasını kontrol altına almasını zorlaştırdı.)

(Türkçe anlamlar parantez içinde belirtilmiştir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.