Uniform İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Uniform İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

UNIFORM

Uniform kelimesi Türkçe’de “düzgün”, “aynı”, “birbirine benzer” gibi anlamlara gelir. Ayrıca askeri, polis, okul gibi kurumlarda giyilen standart kıyafetlere de “uniform” denir.

1. All the students wear a uniform to school. (Bütün öğrenciler okula uniforma giyiyorlar.)
2. The employees were required to wear a uniform to work. (Çalışanların işe uniforma giymeleri gerekiyordu.)
3. The soldiers wore matching uniforms. (Askerler aynı uniformayı giyiyorlardı.)
4. The team had a uniform color scheme. (Takımın bir uniforma renk şeması vardı.)
5. The dancers wore identical uniforms for their performance. (Dansçılar performansları için aynı uniformaları giydiler.)
6. The airline crew wore a smart-looking uniform. (Hava yolu ekibi şık görünümlü bir uniforma giyiyorlardı.)
7. The chefs wore white uniforms in the kitchen. (Aşçılar mutfakta beyaz uniforma giyiyorlardı.)
8. The workers all wore orange uniforms for safety reasons. (Çalışanların hepsi güvenlik nedeniyle turuncu uniforma giyiyorlardı.)
9. The waitstaff all wore black uniforms with white aprons. (Garsonlar beyaz önlüklü siyah uniforma giyiyorlardı.)
10. The police officers wore blue uniforms with badges. (Polis memurları rozetli mavi uniforma giyiyorlardı.)
11. The basketball team wore matching uniforms with their names on the back. (Basketbol takımı arkalarında isimleri olan aynı uniformayı giyiyorlardı.)
12. The band members wore unique uniforms for the parade. (Bando üyeleri geçit için özgün uniformalar giyiyorlardı.)
13. The astronauts wore specialized space suits, which could be considered a form of uniform. (Astronotlar özel uzay tulumları giyerlerdi, bunlar bir tür uniforma sayılabilir.)
14. The lifeguards all wore red and white striped uniforms. (Kurtarıcılar kırmızı ve beyaz çizgili uniforma giyiyorlardı.)
15. The receptionists all wore matching uniforms to represent the company. (Resepsiyonistler şirketi temsil etmek için aynı uniforma giyiyorlardı.)
16. The hospital staff all wore blue scrubs as their uniform. (Hastane personeli uniforma olarak mavi önlük giyerlerdi.)
17. The flight attendants all wore navy blue uniforms with hats. (Uçuş görevlileri şapkalı lacivert uniforma giyiyorlardı.)
18. The beauty salon employees wore black uniforms with their company logo. (Güzellik salonu çalışanları siyah uniforma giyiyorlardı ve şirket logoları vardı.)
19. The janitors all wore green uniforms with the company name on them. (Temizlik görevlileri şirket ismi yazılı yeşil uniforma giyiyorlardı.)
20. The marching band wore

colorful and elaborate uniforms for the halftime show. (Marş bandı devre arası gösterisi için renkli ve gösterişli uniformalar giyiyordu.)