Unholster İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unholster İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unholster Nedir?

Unholster, bir silahın kılıfından çıkarılması veya çıkarma işlemidir.

Örnek Cümleler:

  1. I saw the police officer unholster his gun. (Polis memurunun silahını kılıfından çıkardığını gördüm.)
  2. He unholstered his pistol and aimed it at the target. (Tabancasını çıkardı ve hedefe nişan aldı.)
  3. The soldier quickly unholstered his weapon and fired. (Asker hızlıca silahını kılıfından çıkardı ve ateş etti.)
  4. The detective had to unholster his gun in self-defense. (Dedektif kendini savunmak için silahını kılıfından çıkarmak zorunda kaldı.)
  5. The robber threatened to unholster his weapon if anyone moved. (Soyguncu, herhangi biri hareket ederse silahını çıkarmakla tehdit etti.)
  6. The security guard was trained to unholster his gun only in emergency situations. (Güvenlik görevlisi silahını sadece acil durumlarda çıkarmak için eğitildi.)
  7. The police officer slowly unholstered his gun to avoid scaring the suspect. (Polis memuru şüpheliyi korkutmamak için yavaşça silahını çıkardı.)
  8. The cowboy unholstered his revolver and fired it in the air. (Kovboy silahını çıkardı ve havaya ateş etti.)
  9. She watched as the villain unholstered his weapon and pointed it at the hostages. (O, kötü adamın silahını çıkardığını ve rehinelerin üzerine doğrulttuğunu izledi.)
  10. The police officer was taught to unholster his weapon with his dominant hand. (Polis memuruna silahını baskın eliyle çıkarması öğretildi.)
  11. The soldier was quick to unholster his rifle and return fire. (Asker tüfeğini hızlıca kılıfından çıkardı ve karşılık verdi.)
  12. The teacher reminded the students that unholstering a weapon should only be done in life-threatening situations. (Öğretmen, bir silahı çıkarmak sadece hayati tehlike durumlarında yapılmalıdır diye öğrencilere hatırlattı.)
  13. The detective hesitated to unholster his gun because he didn’t want to escalate the situation. (Dedektif, durumu kötüleştirmek istemediği için silahını çıkarmakta tereddüt etti.)
  14. The security guard had to unholster his weapon when he saw someone trying to break into the building. (Güvenlik görevlisi binaya girmeye çalışan birini gördüğünde silahını çıkarmak zorunda kaldı.)
  15. The soldier was trained to unholster his weapon quickly and efficiently. (Asker hızlı ve etkili bir şekilde silahını çıkarmak için eğitildi.)
  16. The police officer warned the suspect to not make any sudden moves as he unholstered his gun. (
  1. The police officer warned the suspect to not make any sudden moves as he unholstered his gun. (Polis memuru silahını çıkarırken şüphelinin ani hareketler yapmaması konusunda uyardı.)
  2. The cowboy hesitated to unholster his gun in the crowded saloon. (Kovboy kalabalık salonda silahını çıkarmakta tereddüt etti.)
  3. The detective always made sure to double-check his gun before unholstering it. (Dedektif silahını çıkarmadan önce her zaman tekrar kontrol etmeye dikkat ederdi.)
  4. The security guard had to unholster his weapon when he heard someone screaming for help. (Güvenlik görevlisi yardım isteyen biri bağırdığında silahını çıkarmak zorunda kaldı.)
  5. The police department issued a new policy on when officers could unholster their weapons. (Polis departmanı memurların silahlarını ne zaman çıkarabileceklerine dair yeni bir politika yayınladı.)

Türkçe Karşılıkları:

  1. Polis memurunun silahını kılıfından çıkardığını gördüm.
  2. Tabancasını çıkardı ve hedefe nişan aldı.
  3. Asker hızlıca silahını kılıfından çıkardı ve ateş etti.
  4. Dedektif kendini savunmak için silahını kılıfından çıkarmak zorunda kaldı.
  5. Soyguncu, herhangi biri hareket ederse silahını çıkarmakla tehdit etti.
  6. Güvenlik görevlisi silahını sadece acil durumlarda çıkarmak için eğitildi.
  7. Polis memuru şüpheliyi korkutmamak için yavaşça silahını çıkardı.
  8. Kovboy silahını çıkardı ve havaya ateş etti.
  9. O, kötü adamın silahını çıkardığını ve rehinelerin üzerine doğrulttuğunu izledi.
  10. Polis memuruna silahını baskın eliyle çıkarması öğretildi.
  11. Asker tüfeğini hızlıca kılıfından çıkardı ve karşılık verdi.
  12. Öğretmen, bir silahı çıkarmak sadece hayati tehlike durumlarında yapılmalıdır diye öğrencilere hatırlattı.
  13. Dedektif, durumu kötüleştirmek istemediği için silahını çıkarmakta tereddüt etti.
  14. Güvenlik görevlisi binaya girmeye çalışan birini gördüğünde silahını çıkarmak zorunda kaldı.
  15. Asker hızlı ve etkili bir şekilde silahını çıkarmak için eğitildi.
  16. Polis memuru silahını çıkarırken şüphelinin ani hareketler yapmaması konusunda uyardı.
  17. Kovboy kalabalık salonda silahını çıkarmakta tereddüt etti

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.