Ungrateful İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ungrateful İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ungrateful kelimesinin anlamı:

Ungrateful kelimesi, bir kişinin veya grubun, onlara yapılan iyilikleri veya yardımları takdir etmemesi veya minnettar olmaması anlamına gelir.

Örnek cümleler:

1. She is so ungrateful to her parents who have done so much for her. (Ona çok şey yapan ebeveynlerine karşı çok nankör.)
2. I can’t believe how ungrateful my boss is, even after all the hard work I’ve put in. (Tüm çabalarıma rağmen patronumun ne kadar nankör olduğuna inanamıyorum.)
3. It’s so ungrateful of him to not even say thank you for the gift. (Hediye için bile teşekkür etmemesi çok nankörce.)
4. The ungrateful child refused to eat the food that was cooked for him. (Nankör çocuk, onun için pişirilen yemeği yemeyi reddetti.)
5. She’s always complaining and never shows any gratitude, she’s so ungrateful. (Sürekli şikayet ediyor ve hiçbir minnettarlık göstermiyor, çok nankör.)
6. He’s so ungrateful for all the opportunities he’s been given. (Ona verilen tüm fırsatlara karşı çok nankör.)
7. It’s ungrateful of him to forget all the help he received. (Aldığı tüm yardımları unutması nankörlük.)
8. After all I’ve done for him, he’s still so ungrateful. (Onun için yaptığım tüm şeylere rağmen hala çok nankör.)
9. She’s acting so ungrateful, even though I went out of my way to help her. (Ona yardım etmek için elinden geleni yaptım ama hala çok nankör davranıyor.)
10. I feel like they’re taking me for granted and being ungrateful. (Beni kendileri için normal bir şeymiş gibi görüyorlar ve nankör davranıyorlar.)
11. His ungrateful attitude is really starting to bother me. (Nankör tavırları beni gerçekten rahatsız etmeye başladı.)
12. It’s so ungrateful of her to not even acknowledge the hard work we put in. (Çabalarımızı bile kabul etmemesi çok nankörce.)
13. I can’t believe how ungrateful she is, even though we’ve always been there

    for her. (Onun için hep oradayken bile ne kadar nankör olduğuna inanamıyorum.)

14. His ungrateful behavior towards his friends is unacceptable. (Arkadaşlarına karşı olan nankör davranışı kabul edilemez.)
15. She’s always expecting more and never shows any appreciation, she’s so ungrateful. (Sürekli daha fazlasını bekliyor ve hiçbir şekilde takdir göstermiyor, çok nankör.)
16. After all the sacrifices we’ve made for him, his ungratefulness is really disappointing. (Onun için yaptığımız tüm fedakarlıklara rağmen, nankörlüğü gerçekten hayal kırıklığı yaratıyor.)
17. It’s ungrateful of her to not even acknowledge the time and effort we put into organizing the event. (Etkinliği düzenlemek için harcadığımız zaman ve çabayı bile kabul etmemesi nankörlük.)
18. He’s always taking but never giving back, he’s so ungrateful. (Sürekli alıyor ama hiçbir şekilde geri vermeyen, çok nankör.)
19. Her ungratefulness towards her supporters will only hurt her in the long run. (Destekçilerine karşı olan nankörlüğü uzun vadede sadece kendisine zarar verecek.)
20. It’s ungrateful of him to forget all the support he received during his tough times. (Zor zamanlarında aldığı tüm desteği unutması nankörlük.)

Türkçe anlamlarıyla birlikte örnek cümlelerde “ungrateful” kelimesinin kullanımlarına örnekler verildi.