Unformed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unformed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unformed Nedir?


Unformed, Türkçe’de “şekilsiz” anlamına gelir. Bu kelime genellikle somut olmayan şeylerin henüz şekillenmediği durumları ifade etmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. The idea was still unformed in her mind. (Fikir hala kafasında şekillenmemişti.)
  2. His personality seemed unformed and immature. (Kişiliği şekilsiz ve olgunlaşmamış gibi görünüyordu.)
  3. The unformed clay was ready to be molded into a vase. (Şekilsiz kil bir vazo haline getirilmeye hazırdı.)
  4. Her unformed thoughts prevented her from making a decision. (Şekilsiz düşünceleri, karar vermesini engelledi.)
  5. The unformed plan needed more development before it could be put into action. (Şekilsiz plan, uygulanmadan önce daha fazla geliştirilmeliydi.)
  6. The unformed group struggled to find a common goal. (Şekilsiz grup, ortak bir hedef bulmakta zorlandı.)
  7. The unformed dough needed to be kneaded before it could be baked. (Şekilsiz hamur, pişirilmeden önce yoğurulması gerekiyordu.)
  8. Her unformed talents needed to be nurtured before they could blossom. (Şekilsiz yetenekleri, çiçek açmadan önce desteklenmeliydi.)
  9. The unformed sentences in the essay made it difficult to follow. (Makaledeki şekilsiz cümleler, takip etmeyi zorlaştırdı.)
  10. The unformed project lacked direction and purpose. (Şekilsiz proje, yön ve amaç eksikliği yaşadı.)
  11. His unformed emotions made it hard for him to express himself. (Şekilsiz duyguları, kendini ifade etmesini zorlaştırdı.)
  12. The unformed concept was too abstract to grasp. (Şekilsiz kavram, anlamak için çok soyuttu.)
  13. The unformed team needed a leader to guide them. (Şekilsiz takımın bir lidere ihtiyacı vardı, onları yönlendirmek için.)
  14. Her unformed dreams needed a plan to become reality. (Şekilsiz hayalleri gerçekleşmek için bir plana ihtiyaç duyuyordu.)
  15. The unformed words in the poem left the meaning ambiguous. (Şekilsiz şiirdeki kelimeler, anlamı belirsiz bıraktı.)
  16. The unformed opinions of the group members clashed. (Grup üyelerinin şekilsiz fikirleri çatıştı.)
  17. His unformed identity made him feel lost. (Şekilsiz kimliği, kendini kaybetmiş hissetmesine neden oldu.)
  18. The unformed relationship between the two needed time to grow. (İkisi arasındaki şekilsiz ilişki, büyümek için zaman gerektiriyordu.)
  19. The unformed plot of the story made it

difficult to follow. (Hikayenin şekilsiz kurgusu, takip etmeyi zorlaştırdı.)
20. The unformed goals of the team needed to be clarified. (Takımın şekilsiz hedefleri netleştirilmeliydi.)

(Türkçe cümleler değiştirilmiş olabilir, İngilizce cümleler orijinaldir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.