Unfolding İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unfolding İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unfolding Nedir?

Unfolding, kelime anlamı olarak katlanmış veya sarılı bir nesnenin açılması ve düzleştirilmesi anlamına gelir. Figüratif olarak, bir olayın veya durumun ayrıntıları veya sonuçları yavaş yavaş açığa çıkarılması anlamında da kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. She unfolded the map to see where they were.
   (Türkçe: Nerede olduklarını görmek için haritayı açtı.)

2. The flower slowly began to unfold its petals.
   (Türkçe: Çiçek yavaşça taç yapraklarını açmaya başladı.)

3. As the investigation unfolded, more evidence came to light.
   (Türkçe: Soruşturma açığa çıktıkça daha fazla kanıt ortaya çıktı.)

4. The story of the murder gradually unfolded over several weeks.
   (Türkçe: Cinayet hikayesi birkaç hafta boyunca yavaşça açıldı.)

5. The drama unfolded in front of our eyes.
   (Türkçe: Drama gözlerimizin önünde açıldı.)

6. As the events unfolded, it became clear that they had been set up.
   (Türkçe: Olaylar geliştikçe, kuruldukları açıkça ortaya çıktı.)

7. The flower unfurled its petals in the morning sun.
   (Türkçe: Çiçek sabah güneşinde taç yapraklarını açtı.)

8. The detective slowly unfolded the details of the case.
   (Türkçe: Dedektif, davayla ilgili ayrıntıları yavaşça açıkladı.)

9. The truth behind the scandal slowly began to unfold.
   (Türkçe: Skandalın ardındaki gerçek yavaşça ortaya çıkmaya başladı.)

10. The events of the day unfolded in my mind like a movie.
    (Türkçe: Günün olayları zihnimde bir film gibi açıldı.)

11. The butterfly emerged from its cocoon and unfolded its wings.
    (Türkçe: Kelebek koza içinden çıktı ve kanatlarını açtı.)

12. The plan for the project gradually unfolded over several meetings.
    (Türkçe: Proje için plan birkaç toplantıda yavaşça açıldı.)

13. The mystery slowly unfolded as the detective gathered more clues.
    (Türkçe: Dedektif daha fazla ipucu topladıkça gizem yavaşça açıldı.)

14. The story unfolded over the course of several years.
    (Türkçe: Hikaye birkaç yıl boyunca açıldı.)

15. The flowerpot was made of a special material that unfolded to become a larger planter.
    (Türkçe: Saksı daha büyük bir çiçekliği oluşturmak için açılan özel bir malzemeden yapılmıştı.)

16. As the plot of the movie unfolded, the audience was on the edge of their seats.
    (Türkçe: Film plotu gelişt

irdikçe, seyirciler kenarlarındaki koltuklara oturdular.)

17. The book slowly unfolded the history of the ancient civilization.
    (Türkçe: Kitap, antik medeniyetin tarihini yavaşça açıkladı.)

18. The story of the missing person unfolded in the media over the course of several weeks.
    (Türkçe: Kayıp kişinin hikayesi birkaç hafta boyunca medyada açıldı.)

19. The flower unfurled its delicate petals in the gentle breeze.
    (Türkçe: Çiçek yumuşak rüzgarda hassas taç yapraklarını açtı.)

20. As the investigation continued, the true motive behind the crime began to unfold.
    (Türkçe: Soruşturma devam ettikçe, suçun gerçek nedeni açığa çıkmaya başladı.)