Tyrannical İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tyrannical İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tyrannical – Keyfi, zorba

1. The king’s tyrannical rule led to a revolt among the citizens. (Kralın keyfi yönetimi, vatandaşlar arasında bir isyana yol açtı.)
2. The manager’s tyrannical behavior towards his employees resulted in a high turnover rate. (Yöneticinin çalışanlarına karşı zorba davranışları, yüksek bir işten ayrılma oranına neden oldu.)
3. The tyrannical dictator banned all forms of opposition and dissent. (Keyfi diktatör, tüm muhalefet ve muhalif sesleri yasakladı.)
4. The company’s tyrannical policies towards its customers resulted in a loss of business. (Şirketin müşterilerine karşı keyfi politikaları, iş kaybına neden oldu.)
5. The tyrannical teacher refused to listen to her students’ opinions. (Keyfi öğretmen, öğrencilerinin görüşlerini dinlemeyi reddetti.)
6. The country was under the tyrannical rule of a military junta. (Ülke, askeri cunta’nın keyfi yönetimi altındaydı.)
7. The tyrannical landlord raised the rent without notice. (Zorba ev sahibi, haber vermeden kiranın fiyatını arttırdı.)
8. The tyrannical coach forced his players to train excessively. (Keyfi antrenör, oyuncularını aşırı derecede antrenman yapmaya zorladı.)
9. The tyrannical husband controlled every aspect of his wife’s life. (Zorba koca, eşinin hayatının her yönünü kontrol etti.)
10. The tyrannical government censored the media to prevent any criticism. (Keyfi hükümet, herhangi bir eleştiriyi önlemek için medyayı sansürledi.)
11. The tyrannical CEO made all the decisions without consulting his employees. (Keyfi CEO, çalışanlarına danışmadan tüm kararları aldı.)
12. The tyrannical principal punished students harshly for minor infractions. (Zorba müdür, küçük ihlaller için öğrencileri sert cezalandırdı.)
13. The tyrannical police officer abused his power and harassed innocent people. (Keyfi polis memuru, gücünü kötüye kullanarak masum insanları taciz etti.)
14. The tyrannical monarch believed that he was above the law. (Keyfi monarş, kendisinin yasanın üzerinde olduğuna inanıyordu.)
15. The tyrannical father forbade his children from pursuing their dreams. (Zorba baba, çocuklarının hayallerini gerçekleştirmelerine izin vermedi.)
16. The tyrannical boss expected his employees to work overtime without pay. (Zorba patron, çalışanlarının ücret almadan fazla mesai yapmasını bekliyordu.)
17. The tyrannical regime arrested and imprisoned political dissidents. (Keyfi rejim, siyasi muhalifleri tutukladı ve hapsetti.)
18. The tyrannical judge handed down harsh sentences without considering extenuating circumstances. (Zorba hakim, hafifletici se

bep olmadan sert cezalar verdi.)
19. The tyrannical roommate refused to compromise or listen to their other roommates’ needs. (Keyfi ev arkadaşı, diğer ev arkadaşlarının ihtiyaçlarını dinlemeyi veya uzlaşmayı reddetti.)

20. The tyrannical manager created a hostile work environment by constantly belittling and insulting their employees. (Zorba yönetici, çalışanlarını sürekli küçümseyerek ve hakaret ederek düşmanca bir iş ortamı yarattı.)