Trigger İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Trigger İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Trigger Kelimesi:

Anlamı: Trigger kelimesi tetikleyici anlamına gelmektedir. Bir olayın veya sürecin başlatılmasına, harekete geçirilmesine neden olan şeyi ifade eder.

Örnek Cümleler:

  1. The loud noise triggered a panic attack in the crowd. (Yüksek ses kalabalıkta panik atak tetikledi.)
  2. His words triggered an old memory in my mind. (Sözleri benim zihnimde eski bir hatırayı tetikledi.)
  3. The alarm clock triggers my morning routine. (Alarm saatim sabah rutinimi başlatır.)
  4. The smell of fresh bread always triggers my appetite. (Taze ekmek kokusu her zaman iştahımı tetikler.)
  5. The announcement triggered a wave of excitement in the audience. (Duyuru izleyicilerde heyecan dalgası yarattı.)
  6. Seeing her ex-boyfriend with someone else triggered her jealousy. (Eski sevgilisini başka birisiyle görünce onun kıskançlığını tetikledi.)
  7. The thought of an upcoming exam always triggers my anxiety. (Yaklaşan bir sınav düşüncesi her zaman kaygılarımı tetikler.)
  8. The car accident triggered a series of legal proceedings. (Trafik kazası bir dizi yasal işlemin başlatılmasına neden oldu.)
  9. The news of her father’s death triggered a deep sadness in her. (Babasının ölüm haberleri onda derin bir üzüntü yarattı.)
  10. The button on the remote control triggers the television to turn on. (Kumandadaki düğme televizyonun açılmasını tetikler.)
  11. The sight of blood triggered her phobia of needles. (Kan görüntüsü iğne fobisini tetikledi.)
  12. The criticism from her boss triggered her to improve her work performance. (Patronundan gelen eleştiri iş performansını iyileştirmek için onu tetikledi.)
  13. The smell of smoke triggered the fire alarm. (Duman kokusu yangın alarmını tetikledi.)
  14. The sound of a gunshot triggered a sudden fear in the neighborhood. (Silah sesi mahallede aniden korku yarattı.)
  15. The sight of the ocean triggers a sense of peace in me. (Deniz manzarası bende huzur hissi tetikler.)
  16. The arrival of the police triggered a confession from the suspect. (Polislerin gelişi şüphelinin itirafını tetikledi.)
  17. The start of the concert triggered a round of applause from the audience. (Konserin başlaması izleyicilerden alkış tufanını tetikledi.)
  18. The first snowfall of the year triggered a feeling of nostalgia in me. (Yılın ilk kar yağışı benimde nostalji hissini tetikledi.)
  19. The smell of sunscreen always triggers memories of childhood summers. (Güneş kremi kokusu her zaman çocukluk yazlarına dair anıları tetikler.)
  20. The sight of a spider triggers her arachn

ophobia. (Örümcek görüntüsü onun örümcek korkusunu tetikler.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.