Timetable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Timetable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Timetable Nedir?

Timetable, planlama ve organizasyon süreçlerinde kullanılan bir kelime olup, belirli bir zaman aralığında yapılacak olan aktivitelerin sırasını gösteren bir takvim veya programdır.

Örnek Cümleler:

1. The timetable for the conference is available online. (Konferansın programı çevrimiçi olarak mevcut.)
2. I need to check my timetable before making plans for the weekend. (Hafta sonu planları yapmadan önce programımı kontrol etmem gerekiyor.)
3. The teacher gave us a timetable for the semester. (Öğretmen, dönem boyunca yapılacaklar için bir program verdi.)
4. I love to plan my day according to my timetable. (Programıma göre günümü planlamayı seviyorum.)
5. I had to adjust my timetable because of the unexpected meeting. (Beklenmedik bir toplantı nedeniyle programımı ayarlamak zorunda kaldım.)
6. The train timetable is displayed on the board. (Trenlerin programı panoda görüntülenir.)
7. The timetable for the exam will be posted soon. (Sınavın programı yakında yayınlanacak.)
8. I always follow my timetable to stay organized. (Düzenli kalmak için programıma her zaman uyarım.)
9. style=”color:blue;”>The timetable for the school day is different on Wednesdays. (Okul günü programı, Çarşamba günleri farklıdır.)
10. The timetable for the bus was changed due to construction. (İnşaat nedeniyle otobüslerin programı değiştirildi.)
11. I can’t make it to the meeting at 3 pm because it clashes with my timetable. (3’te yapılacak toplantıya programım çakıştığı için katılamam.)
12. The flight timetable was delayed by two hours. (Uçuşun programı iki saat gecikti.)
13. The timetable for the conference had to be revised due to some cancellations. (Bazı iptaller nedeniyle konferansın programı revize edilmek zorunda kaldı.)
14. I wrote down the timetable on a piece of paper so that I don’t forget it. (Unutmamak için programı bir kağıda yazdım.)
15. The timetable for the sports event is subject to change depending on the weather conditions. (Hava koşullarına bağlı olarak, spor etkinliğinin programı değişebilir.)
16. The timetable for the conference includes keynote speeches, panel discussions, and networking events. (Konferansın programı anahtar konuşmalar, panel tartışmaları ve ağ oluşturma etkinliklerini içeriyor.)
17. The timetable for the school year