The Epitome Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

The Epitome Of İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İle İlgili Cümleler

İle, iki şeyin birlikte kullanıldığını veya birlikte bulunduğunu ifade etmek için kullanılan bir edatdır.

1. I went to the park with my friends. (Arkadaşlarımla birlikte parka gittim.)
2. She likes to have her coffee with milk. (Kahvesini sütüyle içmeyi seviyor.)
3. The children played with their toys. (Çocuklar oyuncaklarıyla oynadı.)
4. I usually travel with my family. (Genellikle ailemle birlikte seyahat ederim.)
5. The chef prepared the meal with fresh ingredients. (Şef, yemeği taze malzemelerle hazırladı.)
6. He goes to work with his bike. (İşe bisikletiyle gider.)
7. I’m going to the party with my girlfriend. (Kız arkadaşımla partiye gidiyorum.)
8. They decorated the room with balloons and streamers. (Oda, balon ve süslerle dekore edildi.)
9. She wrote the letter with a pen. (Mektubu kalemle yazdı.)
10. He solved the problem with ease. (Sorunu kolaylıkla çözdü.)
11. I like to listen to music with headphones. (Müziği kulaklıkla dinlemeyi seviyorum.)
12. The cat played with the ball of yarn. (Kedi, yünden top ile oynadı.)
13. They travelled to Europe with their passports. (Avrupa’ya pasaportlarıyla seyahat ettiler.)
14. He went to the store with his wallet. (Cüzdanıyla dükkanın yolunu tuttu.)
15. She read the book with interest. (Kitabı ilgiyle okudu.)
16. The car runs with gasoline. (Araba benzinle çalışır.)
17. He painted the picture with watercolors. (Resmi suluboya ile boyadı.)
18. I wrote the note with a pencil. (Notu bir kurşun kalemle yazdım.)
19. The teacher explained the lesson with examples. (Öğretmen, dersi örneklerle açıkladı.)
20. They celebrated their anniversary with a romantic dinner. (Yıldönümlerini romantik bir yemekle kutladılar.)

21. She goes to the gym with her personal trainer. (Kişisel antrenörüyle spor salonuna gider.)
22. The movie was filmed with special effects. (Film özel efektlerle çekildi.)
23. He cut the vegetables with a knife. (Sebzeleri bıçakla kesti.)
24. The company works with international clients. (Şirket uluslararası müşterilerle çalışır.)
25. She communicates with her friends via social media. (Arkadaşlarıyla sosyal medya aracılığıyla iletişim kurar.)
26. He won the game with his strong performance. (Güçlü performansıyla oyunu kazandı.)
27. She likes to decorate her room with posters. (Odasını posterlerle dekore etmeyi sever.)
28. He watched the sunset with admiration. (Günbatımını hayranlıkla izledi.)
29. The dog played with the ball in the park. (Köpek parkta top ile oynadı.)
30. She learned to dance with her dance teacher. (Dans öğretmeniyle dans etmeyi öğrendi.)