That Also İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
That Also İle İlgili Cümleler
Anlam: “that also” İngilizcede “bu da” veya “şu da” anlamına gelir ve bir önceki ifadeye ek olarak bir şeyi belirtmek için kullanılır.
Örnek Cümleler:
-
He likes to play football, and that also keeps him fit.
(Türkçe: O futbol oynamayı seviyor ve bu da onu formda tutar.) -
I enjoy reading books, and that also helps me improve my vocabulary.
(Türkçe: Kitap okumaktan keyif alırım ve bu da kelime dağarcığımı geliştirmeme yardımcı olur.) -
She’s a great singer, and that also makes her popular among her friends.
(Türkçe: O harika bir şarkıcı ve bu da onu arkadaşları arasında popüler yapıyor.) -
He’s a talented artist, and that also makes him very creative.
(Türkçe: O yetenekli bir sanatçı ve bu da onu çok yaratıcı yapıyor.) -
They have a lot of money, and that also means they can afford to travel the world.
(Türkçe: Onların çok para var ve bu da dünyayı gezebilecekleri anlamına geliyor.) -
She’s a great cook, and that also means we always have delicious meals at home.
(Türkçe: O harika bir aşçı ve bu da evde her zaman lezzetli yemeklerimiz olmasını sağlıyor.) -
He’s a great listener, and that also makes him a good friend.
(Türkçe: O harika bir dinleyici ve bu da onu iyi bir arkadaş yapıyor.) -
She’s very organized, and that also means she’s always on top of her work.
(Türkçe: O çok organize ve bu da işlerinin her zaman üstesinden gelmesini sağlıyor.) -
He’s a good speaker, and that also makes him a great leader.
(Türkçe: O iyi bir konuşmacı ve bu da onu harika bir lider yapıyor.) -
She’s a great problem solver, and that also means she can handle any challenge that comes her way.
(Türkçe: O harika bir problem çözücü ve bu da karşısına çıkan her zorluğun üstesinden gelebilmesini sağlıyor.) -
He’s a hard worker, and that also means he’s very dedicated to his job.
(Türkçe: O çalışkan biri ve bu da işine çok bağlı olduğu anlamına geliyor.) -
She’s a good writer, and that also means she can express herself very well.
(Türkçe: O iyi bir yazar ve bu da kendini çok iyi ifade edebildiği anlamına geliyor.) -
He’s a good teacher, and that also means his students learn a lot from him.
(Türkçe: O iyi bir öğretmen
-
She’s a great athlete, and that also means she’s very disciplined in her training.
(Türkçe: O harika bir sporcu ve bu da antrenmanında çok disiplinli olduğu anlamına geliyor.) -
He’s a good listener, and that also means he’s very empathetic towards others.
(Türkçe: O iyi bir dinleyici ve bu da başkalarına karşı çok empatik olduğu anlamına geliyor.) -
She’s a great friend, and that also means she’s always there for you when you need her.
(Türkçe: O harika bir arkadaş ve bu da sen ona ihtiyacın olduğunda her zaman yanında olduğu anlamına geliyor.) -
He’s a good team player, and that also means he’s very cooperative with others.
(Türkçe: O iyi bir takım oyuncusu ve bu da diğerleriyle işbirliği yapmaya çok açık olduğu anlamına geliyor.) -
She’s a great artist, and that also means she has a unique perspective on the world.
(Türkçe: O harika bir sanatçı ve bu da dünyaya benzersiz bir bakış açısıyla baktığı anlamına geliyor.) -
He’s a good problem solver, and that also means he’s very analytical in his thinking.
(Türkçe: O iyi bir problem çözücü ve bu da düşüncelerinde çok analitik olduğu anlamına geliyor.) -
She’s a great singer, and that also means she has a beautiful voice.
(Türkçe: O harika bir şarkıcı ve bu da güzel bir sesi olduğu anlamına geliyor.)
Hemen Yorum Yaz